ويكيبيديا

    "intihardan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الإنتحار
        
    • الانتحار
        
    • انتحار
        
    • الأنتحار
        
    • انتحارا
        
    • منتحراً
        
    İstiyorsan intihardan bahset. Ama gülersem, korktuğum içindir. Open Subtitles لذا تحدثي عن الإنتحار كما تشائين، وإن ضحكت، فمن الخوف
    Ölüm sebebi havasız kalma ama kesinlikle intihardan ileri gelmemiş. Open Subtitles السبب بالتأكيد هو الإختناق لكن الطريقة بالتأكيد ليس الإنتحار
    Bizim aradığımız, bir intihardan sonraki beş gün içerisinde gerçekleşmiş olacak. Open Subtitles الحادثة التي نبحث عنها ستكون بعد 5 أيام من حادثة الانتحار
    Ciğerlerinin o haldeyken içmenin intihardan farkı yok. Open Subtitles بوجود الثقب في صدرك الشرب نوع من الانتحار
    Dolayısıyla bu şekilde yiyecek nakletme intihardan farksız olur. Open Subtitles لذا مد الطعام عبر السفينة يبدو انه انتحار
    Ardından birkaç dakika sonra, herkes intihardan söz ediyor yaptığı hazırlıkları anlatıyordu. Open Subtitles بعد هذه المحادثة بدقائق كان الجميع يتحدثون عن الأنتحار وكيفية التحضير له
    Polislerin endişelendikleri kadarıyla intihardan başka bir sonuç çıkarılamıyor. Open Subtitles بالرغم من اهتمام الشرطه لكن لا يوجد استنتاج اخر للامر غير كونه انتحارا
    Son zamanlarda herkes intihardan bahsediyor. Open Subtitles كان هناك العديد من النقاشات حول الإنتحار مؤخرا أيتبادر إلى ذهنك أيُ شخص ؟
    Sonra insanlar bağımlılıktan, intihardan bahseder, bu gayet normal. Open Subtitles و الناس يتحدثون عن الإدمان, يتحدثون عن الإنتحار . الأمر يحدث.
    İntihardan daha mantıklı geliyor, değil mi? Open Subtitles حسناً , الأمر يبدو منطقياً أكثر عن الإنتحار , أليس كذلك ؟
    İntihardan sonra, John ve Ellen Adam'ı hep uzak tuttular. Open Subtitles قبل الإنتحار "جون" و "إيلين" أبعدوا "آدم" خارج "روز ريد" بقدر الإمكان
    İntihardan daha kötü bir şey yoktur. Open Subtitles لا يوجد ما هو أسوأ من الإنتحار
    - Evet, öyle diyorlar. - Bu planın intihardan farksız. Kardeşim, babamı öldürdü ve cinayeti üzerime yıktı. Open Subtitles خطتك هي الإنتحار بعينه- أخي قتل أبي و أنحي علي باللائمه-
    İntihardan bahsettiğin anda, bazı müdahalelerde bulunmak zorundayım. Open Subtitles إن كنت أخبرتني عن الانتحار فيجب أن أتخذ إجراءات معينة
    Geçen ziyaretinde geliş sebebinin intihardan bahsetmek olmadığını belirlemiştik. Open Subtitles لقد برهنّا في الزيارة الماضية على أنّه لم يكن لأجل الحديث عن الانتحار
    Hiçbir şey söylemiyorsun ki bu da özellikle intihardan bahsetmediği anlamına gelir ama bizimle konuşmak için dışarı çıktın demek ki seni endişelendiren bir şeyler söylemiş olmalı. Open Subtitles انت لا تقول اي شيء مما يعني انه لم يذكر الانتحار بشكل خاص لكنك خرجت لتتحدث معنا
    İntihardan önce dövüldü sanırım. Open Subtitles قبل أن يُقدِمَ على الانتحار قاموا بضربه،
    Baban seni ailece intihardan dışladığı için terk edilmiş hissetmeyi düşünebiliyor musun? Open Subtitles هل يمكنك تخيل الشعور بأنك منبوذ لأن أباك منعك من الانتحار مع العائلة ؟
    Onu, toplu intihardan 2 gün sonra bulmuşsun. Open Subtitles أجريت لقاءً معها بعد حادثة انتحار جماعتها بيومين..
    Sen intihardan bahsediyorsun ve onlar seni alkışlıyorlar. Open Subtitles أنت تتحدث عن انتحار وهم يصفقون
    Geçen gece, kustuktan ve intihardan vazgeçtikten sonra, farkına vardım ki bunu yapmamak yapmaktan daha çok korkutuyor beni. Open Subtitles هل تجدين هذا معقولاً بعد أن تقيأت ليلة البارحة وحاولت الأنتحار
    Eğer Madam Franklin'in ölümünün intihardan başka bir şey olduğu düşünülseydi, kuşku gölgesi kaçınılmaz olarak ya Franklin'in ya da Judith'in üzerine düşecekti. Open Subtitles لو كانوا ظنّوا ان وفاة السيدة فراكلين لم تكن انتحارا فستقع الشكوك ,لامحالة على أىٍ من فرانكلين او جوديث
    Dört yıl sonra, bir başka rejim eleştirmeni Boris Berezovsky sözde intihardan dolayı öldü. Open Subtitles وبعد أربع سنوات، (بوريس بيريزوفسكي) منتقد آخر صريح للنظام الحكومي وُجد منتحراً كما يُزعم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد