| Yemin ederim Donegal, İrlanda'daki en güzel yerdir. | Open Subtitles | دونيغال أنه أجمل مكان في أيرلندا, أعتقد. |
| Yemin ederim Donegal, İrlanda'daki en güzel yerdir. | Open Subtitles | دونيغال أنه أجمل مكان في أيرلندا, أعتقد. |
| Lord Grey, İrlanda'daki görevini suistimal etmeklen suçlanıyor. | Open Subtitles | هناك اللورد غراي , المتهم بسوء السلوك الخطير في أيرلندا |
| İrlanda'daki yatırımcıların yarısını suçlamaları gerek. | Open Subtitles | سيتحتم عليهم أن يتهمون الخبراء الماليين في إيرلندا.. |
| Jimmy Gralton ve İrlanda'daki salonunda geçen olaylardan esinlenilmiştir. | Open Subtitles | قصة مستلهمة من حياة جيمي جريلتون و ردهة قريته في إيرلندا |
| Tek hata, geçen hafta sonu İrlanda'daki gezimizde sana güvenmekti. | Open Subtitles | خطأنا الوحيد كان الثقة بكي في أخر عطلة أسبوع لنا في أيرلندا. |
| Bu, İrlanda'daki binlercesinden bir tanesi sadece. | Open Subtitles | واحدا من الأاف الصلبان المنتشرة في أيرلندا |
| Bal arılarının sağlık geçmişine baktığımızda görüyoruz ki 950 senesinde İrlanda'daki bal arılarının ölüm oranı da oldukça yüksek. | TED | وبنظرة تاريخية في تاريخ صحة نحل العسل ، يمكننا الرجوع إلى الوراء الى عام 950 ونرى أنه كان هناك ايضاً معدل وفيات في النحل في أيرلندا |
| İrlanda'daki son olay. | Open Subtitles | ! " يبدو أنها حدثت هذه المرة في " أيرلندا |
| Oppenheimer, Kuzey İrlanda'daki olaylar sırasında aktif olan usta bir bombacının kod adıydı. | Open Subtitles | الإسم الرمزي لمفجر محترف كان نشط أثناء الإضطرابات في أيرلندا الشمالية Oppenheimer |
| İrlanda'daki son olay. | Open Subtitles | آخر حادثة وقعت في أيرلندا |
| Sana İrlanda'daki erkek ve kız kardeşlerimden bahsetmiştim. | Open Subtitles | أخبرتك بأمر أخي وأخواتي في "أيرلندا". |
| İrlanda'daki genel durum nedir bu sıralar? | Open Subtitles | ما الشعور العام في "أيرلندا" الآن؟ |
| İngiltere ateş içindeydi Maggie Thatcher İrlanda'daki tüm varilleri ateşe verdirtti... | Open Subtitles | "إنجلترا" كانت تشتعل، ماجي تاتشر) أشعلت الحروب في "أيرلندا)" |
| Keşke İrlanda'daki bir İrlandalı kız olmayı arzu etme hissine engel olabilseydim. | Open Subtitles | أتمنى لو يمكنني التوقف من الشعور أنّي أود أن أكون فتاة إيرلندية في (أيرلندا). |
| Kuzey İrlanda'daki? | Open Subtitles | في أيرلندا الشمالية ؟ |
| Oppenheimer, Kuzey İrlanda'daki olaylar sırasında aktif olan usta bir bombacının kod adıydı. | Open Subtitles | الإسم الرمزي لمُفجّر كان نشطاً أثناء Oppenheimer كان (الإضطرابات في أيرلندا الشمالية،إذا كان هو سيتحدّ مع (كوان |
| Belfast kollumuz İrlanda'daki adamların olacak. | Open Subtitles | طاقم عصابتنا الموجود في بلفاست سيكون قوّتك في إيرلندا |
| Yale'e gittiğimde, ilk enerji krizini yaşadık, ve ben bir öğrenci olarak İrlanda'daki ilk güneş enerjisiyle ısıtılan evi tasarlıyordum, sonradan da inşa ettiğim - ki bu size tutkuma dair bir izlenim vermiştir. | TED | عندما ذهبت إلى جامعة ييل ، عشنا أول أزمة للطاقة ، وكنت أصمم أول منزل يسخن بالطاقة الشمسية في إيرلندا كطالب، والذي بنيته بعد ذلك -- قد يعطيك الاحساس بطموحي. |
| Biz İrlanda'daki devrim için mücadele ettik. | Open Subtitles | قاتلنا بثورة في إيرلندا |