Ve Kuzey İrlanda'ya değişim getiren dalganın parçası oluyorlar ve hala bununla ilgili çabalarını sürdürüyorlar çünkü daha yapılacak çok şey var. | TED | وكانوا بالفعل جزء من ما أحدث سلام إلى شمال إيرلندا ، ومازالوا يعملون على ذلك ، لأنه مازال هناك الكثير لعمله . |
Bana Noel için İrlanda'ya gitmeyi teklif etti. | Open Subtitles | لقد طلب إصطحابي إلى إيرلندا في الكريسماس. |
İrlanda'ya gitmek dururken neden Bayan Bates'in küçük kır evine gelsin ki? | Open Subtitles | الذهاب الى ايرلندا لمنزل السيد ديكسون الذي بلا شك كبير وجميل |
Belki de, İrlanda'ya, ailesinin yanına basıp gitti ve... | Open Subtitles | انها تأخذهم الى ايرلندا , والداها سيساعدها على الخروج وأنا لن أراه اطفالي مرة أخرى. |
El Salvador'dan İrlanda'ya kadınlar en temel haklar için savaşıyorlar. | TED | وتكافح النساء من السلفادور إلى أيرلندا من أجل الحقوق الإنجابية. |
İrlanda'ya hoş geldiniz. Aynı zamanda Zümrüt Adası, Patates şehri, Doğu Boston, | Open Subtitles | اهلا بكم في ايرلندا وكذلك المكان المسمى بجزيرة الزمرد باتوتيفل شرق بوسطن |
Yol boyunca rüzgâr bizimle olacak. Sudan havalanmamıza yardımcı olacak 700 galon bırakacağız ve rüzgâr sayesinde de İrlanda'ya varacağız. | Open Subtitles | إننا نملك 700 غالون مما سيوصلنا إلى اّيرلاندا. |
Kayıtlara göre, bebek doğduktan üç hafta sonra Celia Westholme İrlanda'ya gelir ve rahibeler tarafından korumaya alınır. | Open Subtitles | مما يدل على أنه ثمة ثلاثة أسابيع بعد مولد الطفلة سيليا وايستهولم وصلت إلى ساحل إيرلندا لتتولى الراهبات رعايتها |
- İki gün içinde, Bristol'da olacağız, - sonra da belki İrlanda'ya gideriz... | Open Subtitles | أنجل خلال يومين سنكون في بريستول ثم إيرلندا ربما |
Kuzey İrlanda'ya, barışın geldiği ilk günü hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكّر عندما عمّ السلام لأول مرة إيرلندا الشمالية |
Bir anlık heyecanlı değişimle İrlanda'ya başkanlık etme şansını yakaladım. | Open Subtitles | ربما لدي ثروة لرئاسة إيرلندا في وقت التحول المثير |
Ve sonra Kardinal Lauri kıyıya 2 yüzyıl aradan sonra İrlanda'ya gelen ilk Papa Elçisi'ne doğru yürüdü. | Open Subtitles | و من ثم نزل الكاردينال لوري على الشاطئ كأول أبٍ يهبط إيرلندا منذ أكثر من قرنين |
Anlaşmanın daha sonraki versiyonları, Kuzey İrlanda'ya barış ve istikrar getirmek konusundaki kararlılığı bir an olsun sarsılmayan İngiliz ve İrlanda hükümetleri tarafından kaleme alındı. | TED | ومن ثم تم مراجعة الاتفاقية من قبل الحكومة البريطانية والايرلندية بحيث كان يوجد اصرار غير مسبوق من قبل الطرفين على احلال السلام المستقر في إيرلندا الشمالية |
Zanlı, ailesinin İrlanda'ya geri dönebileceğinden ve onları asla göremeyeceğinden bahsediyor. | Open Subtitles | المشتبه به يقول له الان انها حصلت على الاطفال ، وانها ستأخذهم الى ايرلندا الى والديها ؛ وانهُ لن يراهم مرة اخرى |
Bir kavga ettik, ve İrlanda'ya geri dönmeye mi karar verdin? Bunun bir kavgayla ilgisi yok, michael. | Open Subtitles | كانت عندنا معركة واحدة وانتي قررتي العودة الى ايرلندا |
Ama sabahleyin İrlanda'ya kalkacak bir uçak olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لكن ما أعرفه هو أن هناك رحلة تغادر الى ايرلندا في الصباح |
Bu sabah İrlanda'ya gitmek üzere ayrıldı. | Open Subtitles | هو غادر الى ايرلندا هذا الصباح |
İrlanda'ya gitmiş olsaydım olabilirdi. | Open Subtitles | ربما . لو كنت ذهبت الى ايرلندا |
Dikkatimizi Kuzey İrlanda'ya, ya da tercihinize göre, İrlanda'nın kuzeyine çevirdik. | TED | فحولنا اهتمامنا إلى أيرلندا الشمالية، أو شمال أيرلندا، بناءًا على وجهة نظركم. |
Neden İrlanda'ya dönmüyorsun? Annenlere yazıp para iste. | Open Subtitles | لماذا لا تعودى للبيت إلى أيرلندا وتطلبى المال من أبيك؟ |
New York'tan Newfoundland'e oradan İrlanda'ya. | Open Subtitles | من نيويورك الى فينلانديا الجديدة ثم أيرلندا |
Hiç İrlanda'ya gitmediğini söylemiştin bana. | Open Subtitles | اعتقدت انك لم تكن ابدا في ايرلندا |
Şimdi çık o lanet yataktan ve şu uçağı İrlanda'ya uçur ya da yemin ediyorum, ben uçuracağım. | Open Subtitles | والاّن انهض من هذا السرير اللعين... وقد تلك الطائرة إلى اّيرلاندا... أو أقسم لك... |