Ama bir Tanrının öldürebilmek için yüze ve isme ihtiyacı olması garip. | Open Subtitles | لكن مُحال أن تحتاج تلك القوة الأعظم إلى اسم ووجه من سيُقتل |
- Gizli bir ödemeyse, neden takma bir isme ihtiyaç duyuldu? - Emirler. | Open Subtitles | إذا كان الدفع سري لماذا لها اسم غطاء كذلك؟ |
O isme ve hayata uzun zaman önce veda etmişti. | Open Subtitles | لقد تركت هذا الاسم و هذه الحياة منذ فترة طويلة |
Bu hesabın kime ait olduğunu çözersek bizi bir isme yönlendirir. | Open Subtitles | لو عرفنا لمن ينتمي ذلك الحساب، فلابدّ أن يُقدّم لنا الاسم. |
Ama önce şüphe çekmemek için yeni bir isme ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | لكن أولا هي تحتاج إلى إسم جديد لذا لم يحس بريب. |
"Eğer bu benim cesedimse, küçük kuşları çağırın ve isme itirafım olsun. | Open Subtitles | إذا كانت هذه جثتي فلتحضر الطيور الصغيرة لقد إعترفت أني قلت الإسم |
Düşündüm de, kanun kaçağı olacaksak daha iyi bir isme ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | كُنت أفكر، لو أننا سنكون خارجين على القانون سأكون بحاجة لاسم أفضل. |
Bu isme kayıtlı bir banka hesabında para bulunduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | قالوا أنهم وجدوا مالاً تحت حساب بهذا الأسم |
Van Helsing, Transilvanyada bu isme sahip bir çok insan vardır. | Open Subtitles | فان هيلسينج هو اسم نعرفة تماما حتى فى فقار ترانسلفانيا |
Namuslu bir isme ve sağlam bir üne sahip birinci sınıf bir detektifti. | Open Subtitles | كان حارس من الدرجة الأولى مع اسم أمين وسمعة قوية |
Bir isme bakmak için kendi yansımana da bakmak zorundasın. | Open Subtitles | عندما تنظر إلى اسم ما، يتوجب عليك النظر إلى الإنعكاس لصورتك. |
Nakit para çalışıyorsun. Aldıklarını nakitle ödüyorsun. Bir isme ihtiyacın olmuyor. | Open Subtitles | تعمل من أجل النقود، و تدفع نقدا لأجل ما تشتريه، لست بحاجة إلى اسم. |
Hayır, o listedeki tek bir isme bakmak istedim. | Open Subtitles | كلا، فقط أود النظر على اسم وحيد في القائمة. |
Dün ne kadar aşağılayıcı sıfat varsa bu isme yakıştırmıştın. | Open Subtitles | الاسم الذي لم يكن لديك بالأمس سوا التعليقات المستهزئة بشأنه. |
Aynı isme sahip kadınlara yapılan böyle korkunç şeyleri görmek. | Open Subtitles | أن ترى كل هذه الأشياء حدثت لنساء يحملن نفس الاسم. |
Tokyo'ya vardığında, bu isme ve adrese git. | Open Subtitles | عندما تصل إلى طوكيو إذهب إلى ذلك الاسم والعنوان |
Bu yeni simetrik şekil henüz bir isme sahip değil. | TED | لا يحمل هذا الشكل المتماثل الجديد أي إسم بعد. |
Dün sabah bir televizyon programında bu uğursuz çaba, bir sese, bir yüze ve bir isme büründü. | Open Subtitles | البارحة صباحا في برنامج تلفزي ذلك الإحتقار تمّ إعطائه صوت و وجه و إسم. |
her zaman o isme bağlı kalacaktır. | Open Subtitles | مشاعر أبويك الميتين دائما مرتبطة بذلك الإسم |
Bu zamanda bir tek başın belaya girince bir isme ihtiyacın var sanırım. | Open Subtitles | يبدو أن الوقت الوحيد الذي تحتاجين لاسم فيه هو عندما تكونين في مشكلة |
Ve bu isme ait diş kayıtlarını istedim. | Open Subtitles | وبقليل من التتبع، طلبتُ سجلات الأسنان لذلك الأسم. |
Söyle o zaman hiçbir şey, herhangi bir şey almadın bir isme, bir sayıya kulak misafiri olmadın mı? | Open Subtitles | أنت تخبرني , بأنك أيدا لم تقع على شيئا ما , اي شيء لم تسمع أسم , رقم ؟ |
- Bu tip işleri severim. Kendi adıma değil, başka bir isme olacak. | Open Subtitles | أحبّ هذا النوع من الكلام ليس بإسمي سنختلق اسماً |
İzole edilen insanların listesine göz atıyordum ve tanıdık bir isme rastladım. | Open Subtitles | لقد مررت على قائمة أسماء مَن تم عزلهم ووجدت إسماً مألوفاً |
Hanımsı bir isme sahip olmaktan bıktığın ve daha belalı olduğunu düşündüğün için mi seçtin? | Open Subtitles | هل اخترته لانه يبدو اسما قويا وانت قد تعبت من حمل اسم ضعيف ؟ |
Hayır, eğer Kira öldürmek için isme ihtiyaç duyuyorsa, bu hayatımızı kurtarabilir. | Open Subtitles | .. كلا ، إذا كانَ " كيرا " يحتاجُ إلى إسمٍ ليقتُل يُمكنُ للأسماء الوهميّة أن تلعبَ دوراً كبيراً في إنقاذِ حياتِنا |
Bu bizim küçük sırrımız olur. Ama bir isme ihtiyacım var. | Open Subtitles | سوف يكون هذا سرنا سرنا الصغير ولكنى أحتاج إسما |