O adam bir şey istediği zaman, genelde er geç alır. | Open Subtitles | عندما يريد هذا الرجل شيئاً يحصل عليه دائماً في نهاية المطاف |
köpek poponuzu koklar eğer isterseniz ama onun istediği zaman. | TED | الكلب يمكنه شم مؤخرتك، لو أجببت، عندما يريد. |
-Erika kafayı bulmak istediği zaman gidip şu okula birlikte gittikleri çocuğu görüyordu. | Open Subtitles | عندما تريد " ايركا " أن تتعاطي تذهب لصديقها الذي تذهب معه للمدرسه |
Yılbaşı partisine gitmek istemememi, senin de; gidip kız kardeşime göz kulak olmam ve, gitmek istediği zaman da eve getirmemi söylediğini hatırlıyorum. | Open Subtitles | اذكر الحفل وانني لم ارد الذهاب وبانك اجبرتني على الذهاب وعلى الاعتناء باختي وان اعيدها عندما تريد |
Ona beni istediği zaman görebileceğini söyledim. Kafam karmakarışıktı. | Open Subtitles | أخبرته أنّ بمقدوره رؤيتي متى شاء, لقد كنت مرتبكة |
O istediği zaman o güçlerini kullanamazsınız öğrenmeye ihtiyacı vardır. | Open Subtitles | . يجب أن يتعلم انه لا يستطيع أن يستخدم قواه متى أراد |
Uğraşmasına hiç gerek kalmadan, istediği zaman o belgenin bir kopyasını çıkartabilirdi. | Open Subtitles | كان بإمكانه القيام بأخذ نسخة من تلك الورقة بأي وقت يريده من دون أن يدرك أحد |
Yani durumunu istediği zaman değiştirebilir. | Open Subtitles | ما يعني أنه يمكنه تغيير موقفه وقتما أراد |
Yoksa, herkes gelip istediği her yere, istediği zaman park edebilir demek. | Open Subtitles | بذلك سنقول أن أي أحد يستطيع التسلل إلى مكان أي أحد وقتما يشاء |
Benimle evlenmek isteyen erkek kendisine vereceğimden fazlasını istediği zaman ona bir konuşma hazırladım. | Open Subtitles | عندي هيأ خطابا أخبر مقدم طلبي عندما يريد أكثر من أني أود أن أعطيه. |
Onun istediği gibi ve istediği zaman. | Open Subtitles | ما يريده عندما يريد ذلك وبالطريقة التى يريدها |
Baban istediği zaman iyi görünebiliyormuş, huh? | Open Subtitles | والدك يستطيع ان يكون حسن المظهر عندما يريد, أليس كذلك؟ |
- İstediği zaman ona bir taksi çağırın. | Open Subtitles | ـ عندما تريد ، فيرجى الاتصال بسيارة أجرة. |
Bilirsin işte canın ekmek istediği zaman, bütün somunu istemezsin, öyle değil mi? | Open Subtitles | ،هل تعلم عندما تريد الخبز لكنك لا تريد رغيف كامل ؟ |
Molly öyle biri değil. Bir şey istediği zaman bana söyler. Hatta bazen suyunu çıkarır iki, üç kez söyler. | Open Subtitles | لا ,مولي ليست هكذا عندما تريد شيئا تخبرني احيانا تعيده مرتين اوثلاثة الى ان استوعبه |
Güzel bir ahıra yerleştirdim bile. Babam istediği zaman ziyaret edecek. | Open Subtitles | وضعته في اسطبل، بوسع والدي زيارته متى شاء |
Yani istediği zaman yanımıza gelebileceğini söyleriz. Arkadaşımız oldun deriz. | Open Subtitles | ونخبره بأنه يمكنه الخروج متى شاء وبأنه فتانا |
- Bu beyefendi soğuk havaya çıkmadan önce önden atları getirtme zahmeti olmadan, istediği zaman bir yeri terk edebilmekten hoşlanıyor. | Open Subtitles | يحب ان يغادر المكان متى أراد بدون ارسال احصنة يوما قبله قبل ان يذهب عليها في الطقس البارد |
Bir diktafonu istediği zaman açıp, kapamasını sağlayacak donanımı hazırlayabilecek kadar bilgi sahibiydi bu işlerde. | Open Subtitles | لقد كان على الأرجح قادراً على تثبيت شئ كأداة لتشغيل و اطفاء الدكتافون بأي وقت يختاره |
- Tasmayı takmanın onun fikri olduğunu ve istediği zaman çıkarabilmesi gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | إنه يقول لأن الطوق كان فكرته فيمكنه إزالته وقتما أراد |
Dönüş tarihi açık. İstediği zaman dönebilir. | Open Subtitles | إنها تذكرة غير محدودة، يمكنه العودة وقتما يشاء. |
Burası onun evi, istediği zaman gelebilir. | Open Subtitles | هذا هو البيت انت تستطيع ان تاتي وتذهب في اي وقت |
Beni istediği zaman arayabilir. | Open Subtitles | أخبرها ان تتصل بي في أي وقت تريد. |
- Onu istediği zaman götürebiliyor. | Open Subtitles | يستطيع الوصول إليها في أي وقت يريده لماذا ؟ |
İstediği zaman gelip alabileceğini söyleyin. | Open Subtitles | "أريده أن يعرف أنّ معطفه لايزال هنا ويمكنه أن يأخذه بأيّ وقت شاء". |
Merak ediyorsanız söyleyeyim istediği zaman gitmekte özgür. | Open Subtitles | في حالة إذا تعجبتو هي حرة بأن تذهب في أي وقت أرادت |
Bilmiyorum. Sanırım istediği zaman. | Open Subtitles | لا أعرف، على ما أخمن وقتما يريد |
Beni istediği zaman arayabilir. Gece veya gündüz. | Open Subtitles | يمكنها الإتصال بي بأي وقت تشاء ليلاً أونهاراً |
- Ben daima Krallık'tayım o yüzden istediği zaman ziyaret edebileceğini söyle. | Open Subtitles | لذا اخبره ان يأتي لرؤيتي متى يريد |