O kadar çok seviyorlarmış ki onu dünyadaki tüm tehlikelerden korumak istemişler. | Open Subtitles | كانوا يحبون لدرجة أنهم أرادوا حمايته من جميع الأخطار الموجودة فى العالم |
Onu tımarhaneye göndermek istemişler ama babası... | Open Subtitles | أرادوا إرساله إلى مستشفى للأمراض العقلية |
Onu tımarhaneye göndermek istemişler ama babası... | Open Subtitles | أرادوا إرساله إلى مستشفى للأمراض العقلية |
Aralarında topladıkları parayla şoförden akla hayale gelmeyecek bir şey yapmasını istemişler. | Open Subtitles | صه وبالمال الذي جمعوه معاً طلبوا منه أن يفعل شي لا يُتصور |
Öyle etkilenmişler ki, anahtarını teslim etmesini istemişler! | Open Subtitles | كانوا بشدة الإستياء لدرجة أنهم طلبوا منها المغادرة للأبد |
Onlar, Rufino'nun mahkemeden önce ölmesini istemişler. | Open Subtitles | هم ارادوا ان يتأكدوا من موته قبل المحاكمه |
Sanırım tamamen bağlanmadan önce bunun gerçek olduğundan emin olmak istemişler. | Open Subtitles | أعتقد أنهما أرادا أن يتأكدا من أن علاقتهما حقيقية قبل أن يتزوجا |
Onlara eşit bir şekilde davranan bir yerde yaşamak istemişler, hamburger salonlarıyla dolu olan bir yerde. | Open Subtitles | أرادوا العيش في أرض يعاملون بها كغيرهم أرض مليئة بالبرغر |
Onlara eşit bir şekilde davranan bir yerde yaşamak istemişler, hamburger salonlarıyla dolu olan bir yerde. | Open Subtitles | أرادوا العيش في أرض يعاملون بها كغيرهم أرض مليئة بالبرغر |
Kurtulan köylülerin bir mesaj iletmesini istemişler. | Open Subtitles | لقد أرادوا من القرويين الباقين على قيد الحياة تسليم رسالة |
Çocuk yapmak istemişler ama olmamış. | Open Subtitles | أرادوا أن يحصلوا على أطفال ولكن لم يستطيعوا |
Beni de o adam sanıp, gerçekten o muyum diye bakmak istemişler. | Open Subtitles | و أعتقدوا بأنني هو و أرادوا التحقق من ذلِكَ فحسب |
Bir kontrol noktasında arabaların durmasını istemişler. | Open Subtitles | أرادوا من السيارات التوقف عند نقطة تفتيش. |
Sarah'a kartlarını verip, Jake'i takibe almak istemişler. | Open Subtitles | لقد أعطوها هذهِ البطاقة لقد أرادوا أن يتبعوهُ |
Öyle etkilenmişler ki, anahtarını teslim etmesini istemişler! | Open Subtitles | كانوا بشدة الإستياء لدرجة أنهم طلبوا منها المغادرة للأبد |
Fidyeyi Wayne'in spor çantasına koymamızı istemişler. | Open Subtitles | لقد طلبوا أن نضع الفدية في حقيبة ألعاب ويين الرياضية |
İçmeye başlamış, evliliği yıkılmış ve sonunda emekli olmasını istemişler. | Open Subtitles | بنفس الطريقة القديمة بدأ بالشرب و فشل زواجه و في النهاية طلبوا منه ان يتقاعد |
Montana'daki bir terörist eğitim kampında paralı askerleri eğitmesini istemişler. | Open Subtitles | لذلك هم ارادوا ان يدربوه مع مجموعة من المرتزقة في معسكر تدريب ارهابي في مونتانا |
Ortaklarken bir gün biraz pizza yemek istemişler. | Open Subtitles | وذلك عندما كانا شريكين، أرادا شراء بيتزا. |
Meğerse benim gittiklerini düşünmemi istemişler sadece. | Open Subtitles | و لكن إتضح بأنه أرادو فقط أن أعتقد .بأنهم قد رحلوا |
Fidye için 3 Milyon Dolar istemişler. | Open Subtitles | لقد طلبا ثلاثة ملايين دولار كفدية. |
Neyse, ondan kira istemişler, karım da bunu bana iletmiş. | Open Subtitles | دائماً ما يطالبونها بدفع جزء من الايجار، وتلجأ إليّ زوجتي لتلبية هذا الطلب. |