ويكيبيديا

    "istisnalar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • استثناءات
        
    • الاستثناءات
        
    • إستثناءات
        
    • استثناء
        
    • الإستثناءات
        
    • إستثناء
        
    • الإستثنائات
        
    • تعيد ربط
        
    Şimdi, elbette, istisnalar var, harika, kültürü iyileştiren istisnalar. TED و الآن بالطبع، هناك استثناءات، استثناءات مذهلة، تعزز الحضارة.
    Ancak okulda, bazı istisnalar dışında, ayrı dünyalar olarak ele alındı ve hâlâ da öyle. TED ولكن في المدرسة، مع استثناءات قليلة، كانوا يعاملون على أنهم عوالم منفصلة، ولا يزالون.
    Küçük işletmeler, çalışma süresi veya girişimciler için istisnalar olmamalı. TED يجب أن لا يوجد أي استثناءات للشركات الصغيرة، ومدة العمل أو حتى لرواد الأعمال.
    İnsanların doğal olarak anlayabildiği, ama bilgisayarların içinden çıkamadığı istisnalar, düzensizlikler ve ince anlam farkları nedeniyle, araştırmacılar bizim dili anlayabiliyor oluşumuzu beynimizin biyolojik yapısının özgün bir sonucu olarak değerlendiriyor. TED الصعوبة تواجهها الحواسيب مع الاستثناءات والتجاوزات والمعاني العميقة التي يبدو أنها تُفهم فطرياً من قبل البشر والذي قاد بعض الباحثين للاعتقاد أن فهمنا للغات هو نتاج فريد عن البنية البيولوجيا لأدمغتنا
    Sayın Yargıç, Kongrenin silah üreticileri aleyhine, yasadışı davalarından geçmiş olan bir kanun olduğu doğrudur, ...ama bazı istisnalar var. Open Subtitles حضرة القاضي ، صحيح أن القانون المصادق عليه من الكونغرس يصب ضد مصنع الأسلحة لكن هناك إستثناءات
    İstisnalar var. Bu adam gibi. Open Subtitles , لكن هناك استثناءات . مثل هذا القذر السيئِ الواقف خلفي
    Tarihin büyük adamlari arasinda bazi istisnalar vardir, fakat bunlar çok nadirdir, ve ben onlardan biri degilim. Open Subtitles ثمة استثناءات بين رجال التاريخ العظماء لكنها نادرة ولست واحداً منهما
    Tabii ki istisnalar vardır, ve biz de onları onurlandırmalıyız. Open Subtitles ،هناك استثناءات بطبيعة الحال ويجب علينا أن نقدرها
    Züppeler konusunda hakliydin ama onlarin arasinda da istisnalar var. Open Subtitles أنت محق بشان المُـتكبّرين ولكن لطالما كان هناك استثناءات
    Elbette bazı istisnalar var. Allah'a şükür bu işlerde yokum artık. Open Subtitles ،بالطبع هناك استثناءات الحمد لله أنني غير شاغر
    İstisnalar elbette olacaktır ama Jerry Rice da yıldızlarla dans etse dahi- Open Subtitles هناك استثناءات لكل قاعدة لكن حتى عندما رقص جيري رايس في الرقص مع المشاهير
    Meseleye dönecek olursak karantina içinde bazı istisnalar olacak mı? Open Subtitles لنعد لموضوعنا هل سيكون هناك أية استثناءات لهذا الحجر الصحي ؟
    Züppeler konusunda haklıydın ama onların arasında da istisnalar var. Open Subtitles أنت محق بشان المُـتكبّرين ولكن لطالما كان هناك استثناءات
    insanları özel kategorilere ayırarak, istisnalar oluşturma kapasitesine sahibiz. TED لدينا القدرة على استيعاب بعض الاستثناءات و وضع الناس في فئة خاصة.
    Arada istisnalar olması bu gerçeği aslında değiştirmez. TED ووجود بعض الاستثناءات لا يغير من تلك الحقيقة على الاطلاق
    17 yy'la birlikte, doğanın boşluktan nefretine bazı garip istisnalar bulundu. Open Subtitles بحلول القرن ال17، تم العثور على بعض الاستثناءات الغريبة إلى مقت الطبيعة للمساحات الفارغة.
    Yani istisnalar olmalı değil mi? Open Subtitles أعني ، لابد من وجود إستثناءات ، صحيح ؟
    İstisnalar var. Open Subtitles آه، هناك إستثناءات.
    Bu akım, tüm kültür ve coğrafyalarda 250 yıldır devam ediyor, Sahra Altı Afrika ve Güney Asya'daki bariz istisnalar hariç. TED وكان هذا القرار ثابت لربع الفيه , عبر الحضارات و المناطق الجغرافيه, مع استثناء صارخ من جنوب الصحراء الكبرى وجنوب آسيا
    Belki de " Bay Saç Ektiren" gibi bazı istisnalar değişmiş olabilir tabii. Open Subtitles أو ربما تغيروا فعلاً، مع بعض الإستثناءات كالسيّد صحاب الشعر المزروع بالطبع
    İstisnalar kaideyi bozmaz. Open Subtitles يقال أن هناك إستثناء من كل قاعدة
    Arada sırada istisnalar yaptığınızı biliyorum. Open Subtitles أعلم أنكم أحيانًا تقومون ببعض الإستثنائات
    - Her zaman istisnalar vardır. Open Subtitles والأبسط من هذا تعيد ربط دائرة كهربية لمنزلٍ بأكمله

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد