İyi şans için benim eski koç düdüğümü almanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدُ أن تحظى بصفارة التدريب الخاصةُ بي, للحظ السعيد. |
Evet, iyi şans için | Open Subtitles | نعم للحظ السعيد ، لطرد الشياطين بعيد |
İyi şans için kuşları beslemelisin. | Open Subtitles | يجب أن تطعمي الطيور للحظ السعيد. |
# İyi şans için dua edeyim. # | Open Subtitles | "وأباركك بالحظّ الطيب" |
# İyi şans için dua edeyim. # | Open Subtitles | "وأباركك بالحظّ الطيب" |
İyi şans için Hristiyan alemindeki en kutsal emanetlerden birini taşıyordu: Meryem Ana'ya ait olan örtü. | TED | للحظ الجيد حمل واحدة من أقدس الآثار في العالم المسيحي: الحجاب الذي كان ينتمي إلى مريم العذراء. |
İyi şans için üfle bakalım. | Open Subtitles | حبيبتي , انفخي على هذه للحظ الجيد لي , حسناً |
- Mutlu yıllar, Max ! Bir, iki, üç, dört, beş. Ve bir de iyi şans için. | Open Subtitles | 1,2,3,4,5 وواحدة للحظ السعيد |
Bu iyi şans için. | Open Subtitles | هذا للحظ السعيد |
Sizi yedi numaralı odaya vereceğim, iyi şans için. | Open Subtitles | سأضعكم بالغرفة السابعة للحظ الجيد |
Güzel. İyi şans için kafa. | Open Subtitles | جميل ضربة على الراس للحظ الجيد |