Sen iyi bir insansın Gregor ve iyi bir hükümdar. | Open Subtitles | . " انت رجل صالح " جريجور . وحاكم جيد |
Aile gibi göreceğimiz başka kimse kalmadı. Jason Stackhouse, sen iyi bir insansın. | Open Subtitles | نحن كل ماتبقى من العائلة جايسون ستاكهاوس" ، أنت رجل صالح" |
Sen böyle şeyler yapan iyi bir insansın ve ben de benim. | Open Subtitles | أنت شخص صالح ...يقوم بأعمال كتلك وأنا أكون نفسي |
Sen çok iyi bir insansın. Bize karşı hep iyi oldun, adamım. | Open Subtitles | أنت رجل طيب جداً كنت طيباً معنا يا رجل |
Seni araştırdım. İyi bir insansın, saf ama iyi niyetlisin, Jacob. | Open Subtitles | ،أعرف كل شيء عنك، أنت شخص طيب ساذج، لكن ذو نوايا حسنة |
Bak, sen gerçekten iyi bir insansın. Domuz budu calmak ve zina dısında. | Open Subtitles | نظرة، أنت شخص لطيف حقا، سرقة لحم الخنزير والزنا جانبا. |
Sen iyi bir insansın, ama dinle... ben Londra'dan gidene kadar dışarı çıkman güvenli değil. | Open Subtitles | حتي اُغادر "لندن" خروجكِ ليس بآمن |
İyi bir insansın çünkü ne zaman kötü bir şey söylesem gülümsüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ إنسانة طيبة وأنا أقولكِ أمور سيئة طوال الوقت وأنتِ تبتسمين وحسب |
- Akıl hocası gibi. - Çok iyi bir insansın. | Open Subtitles | ـ كمُرشد له ـ أنت رجل صالح حقاً |
Ama, sen iyi bir insansın. | Open Subtitles | ولكن، أنت رجل صالح |
Seni tanıyorum. İyi bir insansın. | Open Subtitles | أنا أعرفك، أنت رجل صالح |
Burada oturup, Kim'i bekleyeceksin, sonra da onunla konuşacaksın çünkü sen iyi bir insansın. | Open Subtitles | (ستجلس هنا وتنتظر (كيم ومن ثم تتحدث معها لأنك شخص صالح |
Ona rağmen, iyi bir insansın. | Open Subtitles | , لكن ما يهم هو أنكِ شخص صالح |
Sen iyi bir insansın, bebeğim. | Open Subtitles | أنت شخص صالح يا فتاة. |
Sen iyi bir insansın D'artagnan. | Open Subtitles | أنت رجل طيب , دارتانيان |
Sen iyi bir insansın, Tom. | Open Subtitles | أنت رجل طيب يا توم |
Komiser bey, sen iyi bir insansın. | Open Subtitles | ايها المفتش انت رجل طيب |
Evet, sen iyi bir insansın. | Open Subtitles | ولكن انت شخص طيب لقد كنت على استعداد ان تقود الى الشاطئ |
"Ah, sen haklısın, sen iyi bir insansın" demeye başlarlardı. | Open Subtitles | حينما يغضبن مني و يصحن بوجهي فعندما ألعق أرحامهن :يقلن إنك محق ، أنت شخص طيب |
Biliyorum. Bak bunu yanlış anlama ama bence iyi bir insansın. | Open Subtitles | لا تفهم كلامى خطأ و لكن أعتقد أنك شخص لطيف |
Sen iyi bir insansın, ama dinle... ben Londra'dan gidene kadar dışarı çıkman güvenli değil. | Open Subtitles | حتي اُغادر "لندن" خروجكِ ليس بآمن |
Sen çok iyi bir insansın. | Open Subtitles | أنت إنسانة طيبة |
diyorum Tamam bütün sorunları çözdün. Herşeyi yaptın. Güzel oldu. Müşterilerini de çok sevdin. Şehri de çok sevdin. İyi bir insansın | TED | هو أنه بعد حلك لكل المشاكل وبعد قيامك بكل ما عليك القيام به. بعد قيامك بعمل جيد وبعد حبك لزبائنك وبعد حبك للمدينة بعد أن أثبتت بأنك شخص جيد.. أنت شخص جيد |
- Demek istediğim, sen iyi bir insansın. | Open Subtitles | - نقطتي هي أنك شخصٌ طيب |