Hediyem olsun. Yapılan iyiliğin karşılığını vermesini bilirim. | Open Subtitles | انها هدية منى فأنا أعرف كيف أرد الجميل |
İyiliğin karşılığını verdiğimi söyleyeceklerdir. | Open Subtitles | و سيخبرونك أننى رجل أرد الجميل |
İyiliğin karşılığını verdiğimi söyleyeceklerdir. | Open Subtitles | و سيخبرونك أننى رجل أرد الجميل |
İyiliğin karşılığını verdiğimi söyleyeceklerdir. | Open Subtitles | و سيخبرونك أنني رجل أرد الجميل |
Çoğunuzun bildiği gibi, Gregory House benim için bir konuşma yaptı ben de yaptığı iyiliğin karşılığını vermek istedim. | Open Subtitles | كما تعرفون جميعاً أعطى (جريجوري هاوس) خطبة عني أود أن أرد الجميل |