Gizlice içeriye girmiş, izinsiz olarak çekim yapmış, görüntüleri çok aleyhte bir tarzda birleştirmiş ve İnternet'e koymuş. | Open Subtitles | تسلل إلى المزرعة وإلتقط مقاطع فيديو غير مصرح بها قام بقص المقاطع ودمجها معاً بطريقة بشعه, ووضعه على شبكة الإنترنت |
İzinsiz olarak zamanla arası seyahat etmiş. Kim olduğunu bilmiyoruz. | Open Subtitles | قام بقفزة غير مصرح بها إلى الماضي نحن لا نعرف من هو |
Şimdi, izinsiz olarak sizi yerinizde bulamama durumunda, modeme çağrı alacaksınız. | Open Subtitles | والآن, في حالة كان هناك غياب غير مصرح به ستتلقين مكالمة على المودم |
Kandahar'daki üssüne izinsiz olarak dönmemesi kayıtlara geçmiş. | Open Subtitles | غياب غير مصرح به ، فشل فى تقديم تقرير الى القاعدة المدفعية الخاص به "خارج "قندهار |
Nick doğrudan emrime karşı gelmiş ve yabancı topraklarda izinsiz olarak askeri operasyon yapmıştı. | Open Subtitles | تجاهل (نيك) أوامري المباشرة ونفذ عميلة عسكري غير مصرح بها على أرض أجنبية |