Şimdi, dışarıda durup o pencereyi izlediklerini biliyoruz. | Open Subtitles | والآن، نحن نعلم بأنهم في الخارج، يراقبون النافذة |
FBI'ı izlediklerini biliyoruz ve muhtemelen polisi de. | Open Subtitles | فنحن نعلمُ أنّهم يراقبون المباحث الفيديرالية و ربّما الشرطة المحليّة |
ABD teşkilatları patlamayı izlediklerini söylüyorlar. | Open Subtitles | الوكاله الأمريكيه تقول أنهم كانو يراقبون الإنفجار |
'Strangers on a Train' ı birlikte izlediklerini görmüyor musun? | Open Subtitles | ألا يمكنكم تخيلهم يشاهدون " غرباء القطار " معاً ؟ |
Demek bana bu hayvanların maç kasetlerimizi izlediklerini söylüyorsun. | Open Subtitles | أنت تخبرنى أن هؤلاء الحيوانات يشاهدون أفلام مبارياتنا؟ |
Bir şeye hazırlanıyorlar ve bizi izlediklerini bilmemizi istiyorlar. | Open Subtitles | انهم يخططون لشيء ما ويريدوننا ان نعرف انهم يراقبوننا |
Ve o eski şeylerin varlığını hissedebilirdin. İzlediklerini hissedebilirdin. Huzurlu bir şekilde. | Open Subtitles | وعندئذٍ تشعر بحضرة السالفين، تشعرهم يراقبوننا في سلام. |
Beni izlediklerini biliyorsun! | Open Subtitles | تعرفين أنهم يراقبوني |
Yıllardır harcama alışkanlıklarımı izlediklerini söylediler. | Open Subtitles | قالوا بأنّهم كانوا يراقبون جميع إنفاقاتي الماليّة لسنوات |
Gözlerinin Audrey'nin üstünde olduğunu ayrıca müdahale etmeye kalkışmalarına karşı Nathan ve Duke'ü de izlediklerini söyledi. | Open Subtitles | أخبروني انهم يراقبون أودري و أيضاً يتتبعان دوك و نيثان ليوقفوهم في حال قررا أن يتدخلان |
Polislerin üzerinden izlediklerini biliyoruz, tamam mı? | Open Subtitles | نعلمُ أنّهم يراقبون سلكَ الشرطة، مفهوم؟ |
Bu binayı izlediklerini garanti edebilirim. | Open Subtitles | انا اضمن لكى انهم يراقبون هذا المبنى |
Hayvanlar göç ederken yön göstermek için Ay'ı nasıl izlediklerini anlattı. | Open Subtitles | "كيف يراقبون القمر لتحديد موعد هجرة الحيوانات" |
Kendi programlarını izlediklerini bile sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنهم يشاهدون برنامجهم |
Lütfen bana korku filmi izlediklerini söyle? | Open Subtitles | قولي من فضلك أنهم يشاهدون فلم رعب |
Muhtemelen bizi izlediklerini biliyorsundur. | Open Subtitles | أتعرف هم على الأغلب يشاهدون ؟ |
Louise Elliot tüm sabah oturup televizyon izlediklerini söylemişti. | Open Subtitles | (لويس اليوت) قالت أنهم كانوا يشاهدون التلفاز طوال الصباح |
Bizi izlediklerini biliyoruz. | Open Subtitles | حسنٌ, نحن نعرف بأنّهم يراقبوننا |
Ben de o zaman beni izlediklerini anladım | Open Subtitles | أنا أشعر أنهم يراقبوني. |