Dost olduğumuzun farkındayım, ama seni büyük Jüri önünde ifade vermeye çağıracağım. | Open Subtitles | أنا مدرك لصداقتنا ولكن سأستدعيك أمام هيئة المحلفين الكبرى |
Dediğim şu ki, ben Jüri önünde davamı anlatırken hatıraların durumu daha da kötü hale getireceğidir. | Open Subtitles | ما أقوله لكِ هي أنّ الذكريات لن تؤدّي إلا إلى ما هو أسوأ عندما أعرض قضيّتي أمام هيئة المحلفين |
Jüri önünde tanıklık etmem lazım. Sende yapıcaksın. | Open Subtitles | انظر، يجب أن أشهد أمام هيئة المحلفين العُليا، وأنتَ كذلك. |
Onu ben öldürmedim ve asla Jüri önünde itiraf etmeyeceğim, asla. | Open Subtitles | أنا لم أقتلها ولن أعترف أبدا أمام هيئة محلفين هل تفهمين؟ |
Bir sonraki görüşmemiz büyük Jüri önünde olacak. | Open Subtitles | المرة المقبلة التي سنتحدث فيها, ستكون أمام هيئة محلفين كبرى |
Oğlunuzun savunmasını sahte Jüri önünde test ediyor. | Open Subtitles | وهو يختبر خطة دفاع ابنك أمام هيئة محلفين مزيفة |
Büyük Jüri önünde çözümünüz nasıl duracak görelim. | Open Subtitles | لنرَ إن كانت إرادتك لن تنثني أمام هيئة المحلفين الكبرى |
Zorunlu olmakdıkça Jüri önünde bir polisi asla aşağılama. | Open Subtitles | لن نحرج الشرطة أمام هيئة المحلفين إلا أجبرناهم على فعل ذلك |
Jüri önünde yargılatacağım. | Open Subtitles | سأُدخله سأعطيه محاكمة أمام هيئة المحلفين |
Bay Wiley büyük Jüri önünde verdiği ifadeyi yasal olarak paylaşıyordu. | Open Subtitles | يتقاسم السّيد (وايلي) معي قانونياًً شهادته الخاصه أمام "هيئة المحلفين الكبرى" |
Büyük Jüri önünde tanıklık edeceksin. | Open Subtitles | سوف تشهد أمام هيئة المحلفين الكبرى |
Koca Jim? O ve Rebecca Pine bir Jüri önünde suçlanıp yargılanacak. | Open Subtitles | هو و(ريبيكا) سيتم استدعائهما وسيمثلان أمام هيئة المحلفين |
Tutuklama emri çıkarttırıp, Jüri önünde soruşturmaya alalım. | Open Subtitles | سنتصدر أمراً و نقدمه أمام هيئة محلفين |
Ya Dallas'a gelir, büyük Jüri önünde Cortez'e karşı tanıklık edersiniz ya da hayatınızın kalanını hapiste geçirirsiniz. | Open Subtitles | إما التوصل إلى دالاس، الشهادة ضد كورتيز أمام هيئة محلفين كبرى... أو الذهاب إلى السجن لبقية حياتك. |
Bu modelin oldukça önemli olduğunu düşündüğüm bir parçası daha var: seyircilerin önünde tartıştığımızda, bazen seyirci argümanda daha katılımcı bir role sahiptir, yani davayı yargılayıp karar veren Jüri önünde tartışma yapmak gibi. | TED | لكن هناك حبكة أخرى في هذا النموذج أعتقد حقاً بأنها مهمة، أعني أنه عندما نتجادل أمام جمهور، في بعض الأحيان يكون للجمهور دور تفاعلي أكثر في المجادلة، و هو عندما تقدم المجادلة أمام هيئة محلفين الذين يصدرون حكم و يقررون القضية. |
Evet, hem de Jüri önünde. | Open Subtitles | نعم ، أمام هيئة محلفين |