Düşünün bakalım, cadı John Alden'ın size yaptıklarını ilk kim itiraf edecek. | Open Subtitles | من منكن ستقوم بالاعتراف أولاً بالذي عمله الساحر جون ألدن لكم |
Bu yüzden Papaz Mather ne diyorsa yapın, duruşmada John Alden aleyhine ifade verin. | Open Subtitles | لذا قوموا بما يطلبه منكم الكاهن ماذر وتكلموا ضد جون ألدن في المحاكمة |
John Alden'ın bize, inandığımız her şeye, azizlerden müteşekkil püriten cemaatimize karşı, soğuk ve inatçı bir kini olması sır değil. | Open Subtitles | أنه ليس بسر أن جون ألدن لديه كراهيه عميقة تجاهنا بسبب ما نعتقد به |
John Alden kim olduğunu öğrendiğinde suratındaki ifadeyi görme arzusu. | Open Subtitles | هي النظرة على وجهك حين يكتشف جون الدن حقيقتك. |
Büyük John Alden on sene etraftan kayboluyor ve sonra dönmeye cüret edip, şehrimizi nasıl yöneteceğimizi mi söylüyor? | Open Subtitles | جون الدن العظيم الذي إختفى لمدة عقد من الزمن ثم تجرأ على العودة ليملي علينا كيف تدار شؤون بلدتنا ؟ |
John Alden'ı tutukladığını söylemeyi ne zaman planlıyordun? | Open Subtitles | متى كنت ستخبرني أنك ألقيت القبض على جون الدن |
Bu nedenle, genç John Alden'ın kendini Salem'dan tecrit etmesi, kafir yerlilerce esir alındığı yerde, köksüz, inançsız, sevgisiz bir şekilde kendini savaşın potasına bırakması gayet olağandı. | Open Subtitles | ولذلك فصل الشاب جون ألدن نفسه من ساليم وبكل كره وعدم ايمان وبدون جذور |
John Alden kadınların, içinden kötülüğün geçip hepimizi zehirlediği, açık bir kapı olduğunun farkında. | Open Subtitles | جون ألدن يدرك أن الامرأة هي المدخل الذي يدخله الشر لكي يقوم بتسميمنا جميعاً |
John Alden'ın kasabamızdaki en soylu kadını bile ayartmaya kalkıştığı görülmüştür. | Open Subtitles | ولقد رأينا كيف أن جون ألدن حاول غواية حتى أرقى أمراة في مجتمعنا |
John Alden'ın geçmişte ve zamanımızda ne olduğunu şöyle söyleyebiliriz: "Yüzünüze gülüp arkanızdan kuyunuzu kazan bir hain". | Open Subtitles | أفعى وسط العشب هي حقيقة جون ألدن وبالفعل هو جون ألدن كذلك |
Mercy bize, gecenin karanlığında gelerek her bir yerini öpen ve yalayan kişinin John Alden olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | ميرسي قالت .. قالت لنا بأنه كان جون ألدن الذي جاء في ظلام الليل |
John Alden'ın yaşamasını çok istiyorsunuz. | Open Subtitles | ألم تكوني كذلك ؟ أنت تريدين أن يعيش جون ألدن |
John Alden'ın, kasabamızın kurucularından birinin oğlunun, savunmamızda görevli cesur bir askerin kara büyüyle suçlanmasını, birçoğunuzun kabul edilmesi güç ve inanılması imkânsız bulduğunun farkındayım. | Open Subtitles | أنا اعرف ان الكثير منكم يجد ... صعوبة في تصديق ... صعوبة في تصديق بأن جون ألدن أبن أحد مؤسسي هذه البلدة .... |
John Alden'ın kızılderilerle birlikteyken onlarla sadece düşüp kalkmadığını ibraz ediyorum. | Open Subtitles | انا أعترف بأن جون ألدن طول فترته مع الهنود ..... لم يتواصل معهم فحسب |
Hiç kuşkum yok, hatta zerre kadar kuşkum yok ki, John Alden bir cadıdır. | Open Subtitles | ليس لدي شك ولا ذرة شك بأن جون ألدن ساحر .... |
Beni hayatta tutan yegâne şey, John Alden'ın gerçekte ne olduğunu öğrendiğinde yüzünde oluşacak olan ifade ve boğazına sarıl... | Open Subtitles | الشيء الوحيد الذي يبقيني حياً هو النظرة إلى وجهك عندما يكتشف جون الدن حقيقتك |
John Alden'ın güvenini kazanmak istiyorsan kazanmanın yolunu bul derim. | Open Subtitles | يجب ان ترغب بثقة جون الدن اقترح عليك ايجاد وسيلة لكسبها |
Amacım John Alden'i bu kasabadan göndermek... sonsuza kadar tabii bu amaç ilgini çekmiyorsa o başka. | Open Subtitles | هدفي هو تخليص هذه المدينة من جون الدن لمرة وللابد الا ان كنت لا تجدي فائدة في هذا |
Sır hiç bir işe yaramaz. John Alden kumar borcu yüzünden Salemden gitmez. | Open Subtitles | جون الدن لن يغادر البلدة من اجل دين قمار |
Yüzbaşı John Alden, cadıların sevgilisi Şeytan'ın gönülsüz babası. | Open Subtitles | كابتن جون الدن , عاشق الساحرات الاب المعارض للشيطان نفسه |
Mary'e, Essexlere, John Alden'a söylediğin yalanları hissedebiliyorum. | Open Subtitles | باستطاعتي تذوق الاكاذيب التي اخبرتي ماري بها وكذلك جون الدن وسحرة الايسكس |