Telefonumu aldın ve köpeğimin resmini adres defterimdeki her adama gönderdin. | Open Subtitles | و يرسلون رسالة بتليفوني بصور كلبي لكل شخص في دليل الهاتف |
Ama köpeğimin tasması yürürken çok gergindi arkadaşız gerginliği gibi de değil. | Open Subtitles | لكن كلبي اذا ذهبنا في نزهة تصبح السلسلة مشدودة ليس وكأننا أصدقاء |
Yeni köpeğimin Aleutian gribi virüsünün yayılması için kullanıldığını düşünüyorlar. | Open Subtitles | يظنان أن أحدهم استغل كلبي الجديد لنشر فايروس انفلونزا الألوشيان |
köpeğimin yanında. Tüylü köpeğimin, çok sevdiğim tüylü köpeğimin. - Ben asılırken. | Open Subtitles | بجوار كلبى، كلبى كثيف الشعر، كلبى كثيف الشعر الحبيب، حيث اداعب نفسى |
Ne kadar eğlenceli! köpeğimin dışında, bildiğim tek eğlence. | Open Subtitles | يالك من مسل التسلية الوحيدة لدي بالإضافة إلى كلبي |
köpeğimin bugün doğum günü kartı aldığını biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلمين أن كلبي استلم بطاقة تهنئه بعيد الميلاد اليوم؟ |
Çok komik, ama tek düşündüğüm aptal köpeğimin bütün gece bağırdığı, Ve benim de Al'ın eve gelmesini istediğimdir. | Open Subtitles | إنه ممتع لكن لا أستطيع أن أفكر في كلبي السخيف عندما كان ينبح طول الليل وكل مااتمناه أن يرجع أل للبيت |
Küçükken, lastik bant alıp köpeğimin burnuna takmıştım. | Open Subtitles | عندما كنت طفلة أخذت قطعة مطاط و وضعتها في أنف كلبي |
Noel'de köpeğimin kulaklarına yün boynuzlar takıp resmini çektim. | Open Subtitles | رجاء، تتوسّع. في عيد الميلاد، ربطت صوف الرنّة حول رأس كلبي |
Komşum tesisatçıyla ve köpeğimin çıIdırmasıyla alakalı bir şeyler söyledi. | Open Subtitles | الجيران اخبروني بشئ ما عن سباك و ان كلبي كان ينبح بشده لماذا فعلتها يا هوبر؟ |
Bunlar Kendimi beğenmişliğimden, düşük kan şekerimden ve kırmızı şarabı köpeğimin ağrı kesicileriyle karıştırmaktan kaynaklanıyor. | Open Subtitles | إنه تكوين من الأحترام القليل للذات و نسبة قليلة من سكر الدم و خلط النبيذ الأحمر مع مهدئات كلبي |
Bir şeyim yok. Ama biri köpeğimin nerede olduğunu söylemezse kafayı yiyeceğim. | Open Subtitles | لا بأس، لكنني سأنفعل إذا لم تخبروني أين كلبي |
Bundan birkaç gün önce de, köpeğimin bana saldırdığını gördüm ve kolumdaki acısı gün boyu sürdü. | Open Subtitles | قبل ذلك بعدة أيام حلمت أن كلبي هاجمني واستغرق الألم بذراعي يوماً كاملاً ليزول. |
Buna rağmen hâlâ kız arkadaşımın kürtajı Fransa'nın güneyinde ufak bir kale ve köpeğimin prostetik testisleri için para kaldı. | Open Subtitles | لا زال لدي ما يكفي من أجل عملية إجهاض صديقتي قصر صغير في جنوب فرنسا و , أطراف إصطناعية من أجل كلبي |
Evde kalıp köpeğimin taşaklarını kaşımayı yeğlerdim. | Open Subtitles | أفضل ان اجلس في منزلي و أعُدَّ التجاعيد على خصيتي كلبي |
Aynı köpeğimin Brezilya yemeğimin arta kalanlarını yemesi gibiydi. | Open Subtitles | كان مثل حلم فظيع راود كلبي بعد تناوله بقايا طعامي من العشاء البرازيلي. |
Toad. Ben çocukken köpeğimin adıydı. T-O-A-D. | Open Subtitles | تود ، كان إسم كلبي عندما كنت صبية تي أو آي دي يا للعجب |
Olur da bir daha konuşamazsak köpeğimin zeki olmadığı hakkındaki laflarımı geri alıyorum. | Open Subtitles | أريد فقط أن أكرر ما قلته من قبل عن كلبى أنه ليس ذكيا |
Eğer köpeğimin üstünü örterseniz çok memnun olurum, hanımefendi. | Open Subtitles | ز سوف أقدر لك . لو غطيت كلبى مرة أخرى يا سيدتى |
Nasıl olur da köpeğimin öldüğünü söylemezsin? | Open Subtitles | و كيف لم تخبريني أن كلبتي ماتت؟ |
Neden İnsan Hakları Beyannamesi resmi kapsüldeyken benim köpeğimin resmi 7 numaralı kapsülde? | Open Subtitles | لماذا يجب أن تكون وثيقة الحقوق أن تكون في الكبسولة الزمنية الرسمية ولكن هذه اللوحة لكلبي |
Çünkü tüm oral seks takıntım köpeğimin hatıralarıyla ilgili. | Open Subtitles | لأن كل الذكريات المتعلقة بهذا مرتبطة بكلبي |
Ama diyelim ki var ve köpeğim bundan yaklaşık olarak 85 gram yemiş olsa, yani bu kaliteli Lübnan esrarından tatmış olsaydı, köpeğimin iyi veya kötü olacağını söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | ولكن أذا فعلت ، وكلبى أكل ثلاث أونصات من اللحم اللبنانى المهروس ، هل سيكون بخير أم ... |
Bu mantıkla, benim köpeğimin kulübesi de sizin oluyor. | Open Subtitles | حسناً، تبعاً لهذا المنطق أعتقد أنك تملك بيت الكلب الخاص بي كذلك |