En büyük zihin olma yolunda küçük bir adım daha. | Open Subtitles | خطوة صغيرة أخرى في تطوري نحو أن أصبح الذكاء الأقصى |
ABD Başkanı olmak isteyen bir adam için küçük bir adım ve bunu elde edebilecek kadar parası olan biri. | Open Subtitles | مجرد خطوة صغيرة لرجل يود أن يكون رئيس الولايات المتحدة |
Şimdilik makul davranıyorum ama küçük bir adım yeter, ...rahatlıkla bir çılgınlık yapabilirim. | Open Subtitles | إلى حدّ الآن, أنا من ضمن العاقلين, لكن خطوة صغيرة وبعدها أصبح في زمرة المجانين. |
Sadece küçük bir adım ile, Birleşik Devletler Başkanı Olmak isteyen ve bunu gerçekleştirebilmek için nakite, | Open Subtitles | مجرد خطوة صغيرة لرجل يود أن يكون رئيس الولايات المتحدة |
İnsanlık için küçük bir adım aylık harçlığın için ise büyük bir kayıp. | Open Subtitles | خطوة واحدة صغيرة لأصبح رجلاً وهدرٌ كبير لمصروفك الشهري |
Teklif edilen değişiklikler nihai değildir ve aslında daha kapsamlı bir hukuk sisteminin oluşturulmasındaki ilk adım, evet küçük bir adım ama ilk adımdır. | Open Subtitles | وتغييره مُقترح مؤقتاً إنها الخطوة الأولى خطوة صغيرة جداً , ولكنها الخطوة الأولى بخطة كبيرة |
B. yeni Blair için küçük bir adım fakat garip bir eve doğru büyük bir adım atıyor. | Open Subtitles | ب تأخذ خطوة صغيرة في طريق بلير الجديدة وخطوة عملاقة واحدة نحو منزل غريب بالمدينة |
Ortaokulun sorumlusu olmana son, küçük bir adım kaldığını duydum. | Open Subtitles | سمعت أنها مجرّد خطوة صغيرة لتكون المساعد الأساسي للأمين |
- Evet. Şimdi öne doğru küçük bir adım atmanı istiyorum. | Open Subtitles | حسناً, و الآن أريدك أن تتقدم خطوة صغيرة للأمام. |
Antibiyotik direnç ölçeğinin çok yüksek olduğunu biliyorum ama küresel ısınmadan endişe ettiğiniz için floresan ampul aldıysanız veya palmiye yağından kaynaklanan ormansızlaştırmayı düşündüğünüz için bir kutu krakerin içindekiler listesine bakıyorsanız, zaten artık zorlu bir problemin üstesinden gelmek için küçük bir adım atmanın nasıl hissettirdiğini biliyorsunuzdur. | TED | أعلم أن هذا المدى من مقاومة المضادات الحيوية يبدو خطيرا. ولكن إذا كنت قد اشتريت لمبة فلورسنت لأنك شعرت بالقلق إزاء تغير المناخ، أو قرأت الملصق الموجود على علبة من البسكويت لأن تفكر في إزالة غابات للحصول على زيت النخيل، فأنت تعرف شعور اتخاذ خطوة صغيرة لمعالجة مشكلة عظمى. |
Bu çok küçük bir adım, farkındayım fakat bir bütün olarak bu şeyler önemli hale gelir çünkü bu algoritmalar ne kadar güçlü olsalar da davranışsal fikirlerini bizden alırlar. | TED | أنا أدرك أنها خطوة صغيرة جدًا، لكن في المحصلة، فإن هذه الأمور مهمة، لأن هذه الخوارزميات فعالة كما هي، إنها تستمد تعبيراتها السلوكية منا. |
Bir peygamber olmak için atman gereken küçük bir adım daha var. | Open Subtitles | ذلك خطوة صغيرة... مِنْ النبي للإسْتِشْهاد. |
Anlıyor musunuz, daha iyi bir dünyaya atılmış küçük bir adım. | Open Subtitles | هل تفهمين؟ خطوة صغيرة تجاه عالم أفضل |
İnsanlık için küçük bir adım benim için kocaman bir iz. | Open Subtitles | خطوة صغيرة لرجل هي ضربة عملاقة لي |
Bu bekar adam için küçük bir adım ama aile için kocaman bir adım. | Open Subtitles | من قبل المالك * خطوة صغيرة واحدة لهذا العازب .قفزةضخمةواحدةمنأجل. |
Sağa küçük bir adım atmıştım. | Open Subtitles | إنفعلت وأخذت خطوة صغيرة للـيسار |
Tamam. Bu akşam başlangıç olarak küçük bir adım atabilirim belki. | Open Subtitles | حسناً ، ربما أتخذ خطوة صغيرة الليله |
Bu bir insan için küçük bir adım ancak insanlık için atılan dev bir adım. | Open Subtitles | "هذه خطوة صغيرة لرجل،" "وخطوة عملاقة للبشرية." |
Bir büyücü için küçük bir adım, görünmeze doğru. | Open Subtitles | خطوة واحدة صغيرة للساحر إلى الخفاء |
Bazıları için küçük bir adım, | Open Subtitles | خطوة واحدة صغيرة لرجل ولكن خطوة جدا - |