Hayır, öyle değildi. Tamam, mesela "vay be, ne sıkı kıçın var. | Open Subtitles | حسناً, أكان مثل "إلهي, لديكِ أرداف ثابتة |
Seksi bir kıçın var. İpeksi sarı saçların var. | Open Subtitles | لديكِ أرداف مثيرة و شعر أشقر حريري |
Samantha Jones, süper bir kıçın var. | Open Subtitles | سامانثا جونز، كنت واحدا قطعة ساخنة من الحمار. |
"Samantha Jones, süper bir kıçın var. | Open Subtitles | ". سامانثا جونز، كنت واحدا قطعة ساخنة من الحمار |
- Nereden buldun onu? Senin bir kıçın var, kızım. | Open Subtitles | هذه هي المؤخرة يا ـ تيري ـ أصبح لديك مؤخرة |
Hoş ve sıkı bir kıçın var boyacı. Yaşının üç katı bir erkekle böyle konuşmamalısın. | Open Subtitles | لديك مؤخرة عظيمة جميلة ايها الصبّاغ لايجب أن تتحدثي إلى رجل |
Daha önce fark etmemiştim. Kızlardaki gibi bir kıçın var. | Open Subtitles | انا لم الاحظ من قبل ان لديك مؤخرة فتاة . |
Her neyse, şişman bir adama göre zarif bir kıçın var. | Open Subtitles | ، قبل الوداع، لديك مؤخرة رائعة ! بالنسبة لرجل سمين |
- Fazla oldu. - Evet, evet katılıyorum. Harika kıçın var. | Open Subtitles | نعم أوافقك الرأي ، لديك مؤخرة رائعة - هذا كثير جداً - |