Acı bir çeşit alarmdı -- iyi anlamda-- yani vücudun yaralanma sonucu sinyal vermesi, kırılmış bir kol gibi. | TED | كان من المفترض أن يكون الألم نوعًا من جرس إنذار.. بطريقة جيدة. طريقة الجسم في الإشارة للإصابة، مثل ذراع مكسور. |
Çünkü uçakta belkemiği kırılmış bir adam olduğu duyulduğunda tekrar yürüyebilen biri, , yani... | Open Subtitles | أنّه هناك رجل عنده عمود فقري مكسور على الطائرة أمكنه المشي مجدّدا |
Bay Holden, dün yanlış yangın alarmından sonra ofisinin kilidinde kırılmış bir maymuncuk bulmuş. | Open Subtitles | السيد جولدن إكتشف مفتاح ثلاثى مكسور فى قفل مكتبه بعد الإنذار الخاطئ بالأمس |
kırılmış bir kupada parmak izleri. | Open Subtitles | بصمة على كوب كبير محطم |
kırılmış bir kupada parmak izleri. | Open Subtitles | بصمة على كوب كبير محطم |
Bu da sanırım bir tür deniz kaplumbağa dışkısı, paslı kâğıt raptiyesi ve aslan balığının kırılmış bir omurgası. | Open Subtitles | أعتقد أنّ هذا نوع من غائط سلحفاة بحرية وهذا دبوس ورقي صدئ والعمود الفقري المكسور من سمكة أسدية |
Yüzü paramparça olmuş ve boynu kırılmış bir kızın bir adamı vurabilmesine şaşırıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني سوى التساؤل كيف يمكن لفتاة وجهها مهشم تماما وعنقها مكسور يمكنها التصويب بين عيني رجل تمام، |
Adamlarımdan biri adama bıçak dayadı, sonra bir bakmışım adamım, parmağı kırılmış bir şekilde yerde yatıyor. | Open Subtitles | اشهر أحد رجالي السكين اتجاهه، نتيجةً لذلك أصبح ممداً على الأرض مكسور الأصابع |
...ve Anne kırılmış bir çene ve parçalanmış gırtlağı ile ortadan kaybolur fakat durumdan zaman kazanan Baba taş baltasını eline alır ve gereksiz adama saldırır. | Open Subtitles | فسقطت الأم بفك مكسور و على الأرجح بقصبة هواء مهشمة, لكن تصرفها أعطى الأب الوقت ليحمل فأسهُ الصخرية |
Beli kırılmış bir adam var içeride, ve ben de onu neşelendirmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | لدي رجل بظهر مكسور وأحاول أن أسعده |
Ürkmüş bir ruh ve kırılmış bir adam olarak önünde diz çöküyorum. | Open Subtitles | أركع قبلك الروح الخائفة ورجل مكسور |
Elinde kalan tek şeyse bomboş bir kalp ve kırılmış bir fincan olacak. | Open Subtitles | و لن يكون لديك... سوى قلبٌ فارغ... و قدحٌ مكسور. |
Kanadı kırılmış bir kuşsun, değil mi? | Open Subtitles | أنتِ طيرٌ مكسور الجناح أليسَ كذلك؟ |
N'olmuş? Şimdi de kırılmış bir kalbi yamalıyoruz. | Open Subtitles | الآن سيشفى القلب المكسور من المعاناة |