ويكيبيديا

    "kırabilir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • كسر
        
    • تكسر
        
    • يكسر
        
    • تحطيم
        
    • كسره
        
    • كسرها
        
    - O kuğu adamın kolunu kolayca kırabilir. - Evini de patlatabilir. Open Subtitles على مايبدو , هي بإستطاعتها كسر ذراع رجل آو تفجير بيت رجل
    Hikayeler insanların saygınlığını kırabilir, Ama hikayeler aynı zamanda kırılan saygınlığı onarabilir. TED تستطيع القصص كسر كرامة الشعب. لكن القصص يمكن أن تُستخدم لإصلاح تلك الكرامة المكسورة.
    O şişko polis belki kemiklerimi kırabilir ama bildiklerimi söylememi asla engelleyemeyecek. Open Subtitles هذا الشرطي البدين يستطيع كسر عظامي ولكنهلنيمنعنيمنقولماأعرفه.
    Ama zayıf bir halka, yüce hanedanlık zincirini kırabilir. Open Subtitles لكن حلقة واحدة ضعيفة من الممكن أن تكسر سلسلة
    Uyurgezere bağırmazsın. Düşüp boynunu kırabilir. Open Subtitles لأنه لا ينبغي أن تصرخ في شخص يمشي في نومه فقد يسقط و يكسر عنقه.
    Sopalar ve taşlar kemiklerimi kırabilir fakat hologram, kılıma bile dokunamaz. Open Subtitles عصيان وحجاره بامكانها تحطيم عظامي . لكن الهولجرام لا يمكنه ايذائي.
    Kılıca dikkat et. Sadece kılıcı taşıyan onu kırabilir. Open Subtitles اهتم بالسيف، فقط حامل السيف هو الذي يستطيع كسره
    Büyük bir su kaynağı kırabilir. Open Subtitles فيضان كبير من المياه يمكن كسرها.
    - O kuğu adamın kolunu kolayca kırabilir. - Evini de patlatabilir. Open Subtitles على مايبدو, هي بإستطاعتها كسر ذراع رجل آو تفجير بيت رجل
    Çatlak detektörü yumurtayı kırmayı başarırsa, böbreğinizdeki taşı da kırabilir. Open Subtitles إن نجحت الأمواج الصوتية للجهاز كاشف الصدوع في كسر البيضة فلا بدّ أنها ستفتّت الحصاة في كليتكِ بأمان
    Ancak bizim yazılımlarımız da değişkenleri ve kaynak kodlarını kırabilir. Open Subtitles لكن برمجياتنا استطاعت كسر كوداته الثانوية والمركزية
    Çekim gücü öyle kuvvetlidir ki kayaları kırabilir ve kayaların kendisi bir sıvı gibi hareket edebilir. Open Subtitles الجاذبية قوية للغاية بحيث يمكنها كسر الصخور وقد تعمل الصخور ذاتها مثل السوائل
    Seni öldüremem, ama incitebilirim ...kemiklerini kırabilir, o güzel yüzünü doğrayabilir ...seni iyileştirip tekrar baştan başlayabilirim. Open Subtitles لا يمكنني قتلك، لكن يمكنني إيذاؤك حيث كسر عظامك وتقطيع وجهك الجميل، ثم أشفيك وأعيد الكرّة كاملة.
    Seni öldüremem, ama incitebilirim ...kemiklerini kırabilir, o güzel yüzünü doğrayabilir ...seni iyileştirip tekrar baştan başlayabilirim. Open Subtitles لا يمكنني قتلك، لكن يمكنني إيذاؤك حيث كسر عظامك وتقطيع وجهك الجميل، ثم أشفيك وأعيد الكرّة كاملة.
    Doğru noktayı bulursak belki kapağı kırabilir. Open Subtitles قد بمكن كسر الغطاء به إذا وجدنا النقطة الصحيحة
    Sopalar ve taşlar kemikleri kırabilir ama zehirli bir kalem en iyi intikamdır. Open Subtitles الاعواد والحجاة قد تكسر العظام ولكن القلم السام هو أفضل انتقام
    Bu iş de kalbini kırabilir. Open Subtitles حسناً، هذه الوظيفة من المممكن ان تكسر قلبكِ ايضاً.
    Bu çarpışmaların gücü boynuzları bile kırabilir. Open Subtitles قوة هذه الاشتباكات يمكن ان تكسر حتى الانياب.
    Herhangi bir ajan bir binaya girip, içeride birkaç boyun kırabilir. Open Subtitles اي جاسوس يمكنه التسلل الى المبنى و يكسر بعض الأعناق
    Kalbimi dahi kırabilir ama bunların hepsi bana çekici geliyor. Open Subtitles قد يكسر قلبي حتى لكن أياً من ذلك يبدو مناسباً لي
    Hesaplamama göre yeterli yoğunluktaki bir mikrodalga paketi, enerji kalkanlarını kırabilir. Open Subtitles لقد حسبتها رياضياً واكتشفت أن هذه الموجة الصغرية قادرة على تحطيم حقل طاقتهم
    Sadece kılıcı taşıyan kişi onu kırabilir. Open Subtitles فقط حامل السيف يستطيع كسره
    Onu sadece sevgi kırabilir. Gel haydi. Open Subtitles الحب وحده يستطيع كسرها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد