ويكيبيديا

    "kırmızı şarap" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • النبيذ الأحمر
        
    • نبيذ أحمر
        
    • النبيذ الاحمر
        
    • نبيذ احمر
        
    • خمر أحمر
        
    • الخمر الأحمر
        
    • الخمر الاحمر
        
    • والنبيذ الأحمر
        
    • نبيذ أبيض
        
    • نبيذا أحمرا
        
    • نبيذاً أحمر
        
    • كلاريت
        
    • الكلاريت
        
    • الكرم الأحمر
        
    ve bana bir kadeh kırmızı şarap koyuyorlar ve küvette banyo yapmamı öneriyorlar ve böyle binlerce gecem oldu. TED وهم يصبون لي كاسا من النبيذ الأحمر وتقترح لي ان استحم. ولقد امضيت آلاف ليال مثل هذا ومثل هذا.
    Ona çok değer veriyorum ve 2.5 kadeh kırmızı şarap içtim. Open Subtitles أنا أهتم به كثيرًا وقد شربت كأسين ونصف من النبيذ الأحمر
    Eğer beyefendide varsa, hanımefendi bir bardak kırmızı şarap ister. Open Subtitles آه، يود السيدة كأسه النبيذ الأحمر إذا كان الرجل واحد.
    ...meyve lekesi, kahve lekesi ve şuna bakın hatta kırmızı şarap! Open Subtitles مثل العناب، القهوة وأنظروا إلى هذا نبيذ أحمر حتى
    Lokantaya gittiğim zaman asla kırmızı şarap söylemem. Open Subtitles أنا لم أمر النبيذ الاحمر في أحد المطاعم.
    Bana gelince, ister istiridye yiyeyim, ister balık, her zaman kırmızı şarap içerim, evet. Open Subtitles سواء سنختارالمحار أو السمك فيجب أن نختار النبيذ الأحمر
    Dediklerinin içinde sadece bir iyi nokta var, o da kırmızı şarap içmesi. Open Subtitles ... عما تخبرني ... فقط الخبر الجيد الآن هو أنه يشرب النبيذ الأحمر
    Bana söylesene. kırmızı şarap mı yoksa beyaz şarap mı seversin? Open Subtitles أخبريني بشيء هل تحبين النبيذ الأحمر أم الأبيض ؟
    Derdimi şöyle anlatayım. Kız bir şişe kırmızı şarap istiyor... ve benim hiç param yok. Open Subtitles تريد زجاجة من النبيذ الأحمر ولست أملك مالاَ
    Bir kırmızı şarap da ben alabilir miyim? Aynısından lütfen? Open Subtitles هل يمكنك أن تحضر لي النبيذ الأحمر تماما مثل الذي عندها؟
    Sayın Albay. İki sığır eti sarması, bir de kaliteli kırmızı şarap. Open Subtitles سنأخذ طبقي لحم بقر مع زجاجة من النبيذ الأحمر
    Belki de kırmızı şarap içmen daha iyi olur. Open Subtitles ربما ينبغي أن يكون لديك النبيذ الأحمر بدلا من ذلك.
    Birkaç yerde çizgilenme gördüm, ben onları seyreltilmemiş kırmızı şarap sirkesi ile yok ediyorum. Open Subtitles لقد غسلتهم وجدت بعض البقع لذا ، اقوم بمسحهم بمحلول من النبيذ الأحمر المخفف
    Beyaz masa örtüsüne kırmızı şarap döktü. Open Subtitles ..سكبت بعض النبيذ الأحمر على مفرش المائده الأبيض
    Ama belki benimle arkadaş olarak biraz kırmızı şarap ve et paylaşabilirsin. Open Subtitles لكن أيمكنكِ احتساء نبيذ أحمر و قطعة لحم معي كصديقة؟
    Eve geldiğimde dişlerimde kırmızı şarap olmasına rağmen. Open Subtitles لقد تناولت نبيذ أحمر عندما رجعت الى المنزل
    Okul gezisine giderken tekneye birer kasa beyaz ve kırmızı şarap koymayı akıl edecek bir dahi. Open Subtitles لديها ذكاء عالي، مما يجعلها ذكية بما يكفي لتضع صندوق نبيذ أحمر وصندوق نبيذ أبيض لرحلة ميدانية
    Her zaman ısmarlama beyaz gömleğime kırmızı şarap dökerim zaten. Open Subtitles دائما ما اسكب النبيذ الاحمر على قميصي الابيض
    Rosto, Yorkshire pudingi, güzel bir kırmızı şarap... Open Subtitles روست بيف و يوركشاير بودينج وكذلك زجاجة نبيذ احمر صغيره
    Balıkla kırmızı şarap. Bu bana bir şey anlatmalıydı. Open Subtitles خمر أحمر مع سمك كان لا بد وأن يدلنى هذا على شىء
    Ve ilk kez adet gördüğüm yıl bana bir kadeh kırmızı şarap vermişti. Open Subtitles وفىالعامالذىبدأتفيهالدورةالشهريةعندى أعطتنى كوب من الخمر الأحمر
    Radyasyonu absorbe etme oranlarını düşürmek için onlara kırmızı şarap verin. Open Subtitles واعطهم الخمر الاحمر لكى ببطء معدّل امتصاص الإشعاع
    Otopsi uyuşmuyordu, ve Hendrix'in menajeri sigortadan para kazanmak umuduyla boğazında haplar ve kırmızı şarap olduğunu itiraf etti. Open Subtitles التشريح ناقض ذلك، فاعترف مديره بإقحام الحبوب والنبيذ الأحمر في حلقه على أمل أن يقبض بوليصة التأمين يا للروعة.
    Ben viski alayım, ama arkadaşım genellikle kırmızı şarap içer. Open Subtitles مرحبا ، أرغب بويسكي لكن صديقتي دائما ما تشرب نبيذ أبيض
    Biftekle çok güzel bir kırmızı şarap aldım. Open Subtitles لدي ستيك واشتريت نبيذا أحمرا جيدا، وسلطة، وسوف أطهو لك.
    Biraz kırmızı şarap buldum. Open Subtitles ـ لقد وجدتُ نبيذاً أحمر
    Çok güzel bir kırmızı şarap var. Open Subtitles عندنا كلاريت لطيف جدا
    Masa 12 bir şişe beyaz şarap istiyor... ve bir sürahi kırmızı şarap Open Subtitles الطاولة 12 يحتاج قنينة البيت الابيض ودورق لذلك الكلاريت
    Bir kasa kırmızı şarap, özel sıkım. Open Subtitles علبة من الكرم الأحمر وكل كرمة ملفوفة على حدة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد