300 metre civarında kıtasal eğimin üzerine çıkarız. | Open Subtitles | على عمق حوالي 300 متر نتخطى العمق الحالي , وننطلق نحو المنحدر القاري |
Yüzeydeki sularda bulunan besinin sadece yüzde üçü kıtasal eğime ulaşır. | Open Subtitles | فقط 3% من المواد المغذية في مياه السطح .تصل للمنحدر القاري |
Burada, kıtasal eğimin üzerindekinden binlerce kat daha az olan büyük hayvanlar vardır, ama bazı yerlerde yüzlerce yılan yıldızı yiyecek aramak için denizin dibinden geçer. | Open Subtitles | هناك عدد اقل بآلاف المرات من الحيوانات الكبيرة هنا عما يوجد في منطقة الجرف القاري ..ولكن , وفي بعض الأماكن |
İlk kıtasal İttifak Ordusu'ndan Yüzbaşı Matilda West. | Open Subtitles | القائد ماتيلدا ويست للجيش الأول للتحالف القاري |
İkinci kıtasal Kongre'den beri bu kadar sinsilik yapmak zorunda kalmamıştım. | Open Subtitles | لم أقم بهذا القدر من التسلل منذ المؤتمر القاري الثاني |
3,000 metre civarında kıtasal eğim sonunda düzleşiyor... | Open Subtitles | بعد 3000 متر يتسطح الجرف القاري أخيرا |
İkinci bir kıtasal Kongre'nin toplanmasını istiyorlar. | Open Subtitles | انهم يسمى لثانية واحدة الكونجرس القاري. |
Ben Harmon Tadesco, tüm bu kıtasal dünyanın en iyi vurucusuyum! | Open Subtitles | أنا (هارمون تاديسكو) ، أفضل راكل في العالم القاري بأكمله |
Biraz kıtasal aroma katıyordum. | Open Subtitles | كنت أضيفة بعض الذوق القاري |
Benjamin Tallmadge, İkinci kıtasal Aydınlık Ejderler. | Open Subtitles | بنجامين تلمدج)، و) الجيش القاري |