Hatta geçen kış Kızım ve ben, çocukların istediği şekilde yapılan bir buz pistinde kaydık. | TED | وقد تزلجت أنا وابنتي على ساحة التزلج الجديدة التي أُنشئت بناءً على طلب الأطفال في فصل الشتاء الماضي. |
İnanın, Kızım ve ben bir gün onunla tanışmayı çok isteriz. | Open Subtitles | كما تعلمين، أنا وابنتي نرغب بزيارتها يوماً ما |
Bu yüzden Kızım ve ben Thorpe Girişim'in toplanıp doğuya, New York şehrine taşındığını mutlulukla sizlere duyuruyoruz. | Open Subtitles | وهو سبب أني وابنتي نتشرف بإعلان أن شركات ثورب ستنتقل شرقا |
Kızım ve ben cenaze töreni için onun bedenini Long İsland'a götürüyoruz. | Open Subtitles | كنا نحضر جثته انا و ابنتي لنرجعه ل لونج أيلاند من اجل الدفن |
Eski eşim ve yeni kocayla birlikte küstah Kızım ve götlek erkek arkadaşı ile akşam yemeği. | Open Subtitles | عشاء مع الحبيبة السابقة و زوجها الجديد و ابنتي المتغطرسة و حبيبها الحقير |
Anne! Seita, Kızım ve o adam ülkemiz için çalışıyor! | Open Subtitles | سيتا) رجاءاً ، إن إبنتي و المستأجر يعملان) طوال النهار من أجل شعبنا |
Güzel bir karım, 96 Kızım ve bir oğlum. | Open Subtitles | زوجة جميلة , 96 ابنة و ابن واحد |
Benim için Kızım ve eşimin bana ihtiyacı olsa, ışık hızıyla yanlarında olurum. | Open Subtitles | بالنسبه لي لو أن ابنتي و زوجي ينصتان سأهرب بعيداً من هول صدمتني |
- Her neyse, Kızım ve ben teşekkür ederiz. - Bir şey değil Tom. | Open Subtitles | ـ على أية حال أنا وإبنتي نكن لك جزيل الشكر ـ فى أي وقت ، توم |
Kızım ve sen hariç bu dünyada başka kimsem yok. | Open Subtitles | ،ما عداك أنت وابنتي .فأنا لا أملك أحداً في هذا العالم |
Ölmek istedim. Çünkü karım, Kızım ve küçük oğlum öldüler. | Open Subtitles | أردت الموت، مثل زوجتي وابنتي وابني الصغير جميعهم ماتوا. |
Şimdi karım, Kızım ve burada yaşayan herkes çok büyük tehlike altında. | Open Subtitles | الآن، زوجتي وابنتي وكل من يعيشون هنا في خطرِ مُدقع |
Karım, Kızım ve küçük oğlum öldürüldüğünde tek istediğim ölmekti. | Open Subtitles | أردت أن أموت فحسب مثل زوجتي وابنتي وابني الصغير |
Kızım ve ben uzun zamandır, konuşmuyoruz, Bay Buchanan. | Open Subtitles | أنا وابنتي لم نتحدث لبعض الوقت |
Memur bey, kızım... Kızım ve ben yasadışı uyuşturucu bulunduruyoruz. | Open Subtitles | أنا وابنتي في حوزتنا مخدرات غير شرعية |
Kızım ve ben sinemaya gidiyorduk. | Open Subtitles | كنت أنا و ابنتي في طريقنا للسينما |
Kızım ve bende kıkırdak saç gelişememesi sorunu var. | Open Subtitles | أنا و ابنتي لدينا نقص بنمو الغضاريف |
Kızım ve ben haklarımızı biliyoruz. | Open Subtitles | أنا و ابنتي نعلم حقوقنا جيداً. |
Kızım ve ben Roosevelt adasına taşındık. | Open Subtitles | إبنتي و أنا إنتقلنا للتو لجزيرة (روزفيلت) |
Güzel bir karım, 96 Kızım ve bir oğlum. | Open Subtitles | زوجة جميلة , 96 ابنة و ابن واحد |
Ama unutma ki o benim Kızım ve iyi olduğunu düşündüğüm şeyi yapmalıyım. | Open Subtitles | و لكن لا تنسى أنها ابنتي, و علي فعل ما في مصلحتها |
Karım, Kızım ve ben. Bir sorun mu var Memur Bey? | Open Subtitles | زوجتي وإبنتي وأنا هل هناك مُشكلة أيها الضابط؟ |
Kızım ve arkadaşları dışarıda. | Open Subtitles | أبنتي و أصدقائها في الخارج |