Ne zaman biri sana o kelimeyi kullansa hemen kızıp üstüne alıyorsun ve... | Open Subtitles | إذا كنت ستغضبين كل مرة يقول فيها أحد هذه الكلمة .... أو تفترضين |
Üzgünüm diyorsam bu, bana kızıp, hayatını mahvettiğimi söylemenden endişelendiğim için. | Open Subtitles | لو قلت أنا آسفة فإنني أخشى فقط أنكِ ستغضبين تماماً وتصرخين في وجهي بسبب تخريبي حياتكِ |
Ben çok kızıp, hayal kırıklığına uğrayacağından korktum. | Open Subtitles | لقد كنت خائفة من انك ستغضبين علي وتكوني خائبة الظن فيّ |
Ben de çok kızıp tüm mahalledeki noel ışıklarını söndürdüm. | Open Subtitles | ثم غضبت جداً، وتسببت بإطفاء أنوار العيد في شارعنا بأكمله. |
Ne diye kızıp duruyorsun anlamıyorum? | Open Subtitles | لماذا غضبت هكذا؟ |
Sonra Amy kızıp gitti mi? | Open Subtitles | -و"أيمي" غضبت وغادرت؟ |