kızıyorsun çünkü senin aksine ben karar verebiliyorum. | Open Subtitles | وأنتِ غاضبة مني لأنه كان بإمكاني إتخاذه وأنتِ لا |
Biz sana nezaket gösteriyoruz, sen bize kızıyorsun. | Open Subtitles | نحاول أن نكون لطفاء معك يا امرأة وأنت غاضبة علينا |
Yaratıcı olduğum için bana kızıyorsun çünkü sen de yaratıcı olabilmek isterdin. | Open Subtitles | أنت غاضب علي لكوني خلاقاً لأنك ترغب بأن تملك القدرة على الإبداع |
kızıyorsun, çünkü ailenle geçinmenin yolunu buldum, sen asla yapamadın. | Open Subtitles | أنت غاضب لأنني وجدت طريقة للتدبر مع عائلتك وأنت لم تفعل |
Hayalet görmek istemediğin için sana dokunmamı istiyordun ama kayboldu diye bana mı kızıyorsun? | Open Subtitles | عندما كنت لاتريدين رؤية الأشباح تطلبي مني أن أجعلك تلمسينني والآن تغضبين من أجل حلوى |
İnsanlar sana takılıyorlar alay ediyorlar, ne kızıyorsun, ne de üzülüyorsun. | Open Subtitles | الناس يضحكون حولك يقوموا بمضايقتك أنت لا تعطيهم إلتفاتة أو تغضب |
Neden bana bu kadar kızıyorsun? | Open Subtitles | لماذا أنتِ غاضبه جداً منى |
Sana kızgın oldukları için arkadaşlarına kızıyorsun. | Open Subtitles | أنكِ غاضبة من أصدقاءك لكونهم غاضبين منكِ |
Biliyor musun, aslında yalan söylememe değil yakalanıp seni kötü duruma düşürdüğüm için kızıyorsun. | Open Subtitles | أتعليمن، أنتِ لستِ غاضبة لأنّى كذبت أنتِ غاضبة أنّى فشِلت، وجعلتُكِ تبدين فى أسوأ حال |
kızıyorsun çünkü aramızdaki şeye renk katmaya çalışıyorum o şey her neyse. | Open Subtitles | انت غاضبة لأني أحاول جعل الاشياء اكثر حيوية مهما يكون ذلك؟ كل شخص هنا |
Neden böyle küçük bir şey için kızıyorsun ki? | Open Subtitles | لماذا أنت غاضبة جداً من أجل شيء صغير هكذا ؟ |
Sen neden evi terk edecek kadar kızıyorsun? | Open Subtitles | لماذا أنتِ غاضبة جداً لدرجة . أنكِ تُريدى ترك المنزل |
Arabana bıraktığım için kızıyorsun. | Open Subtitles | أنت غاضبة فقط لأنّني تركتهم جميعا في أنحاء سيارتكٍ. |
Prem abi, dediğim su... bana çok mu kızıyorsun? | Open Subtitles | ..اخي بريم انا كنت اقول هل انت غاضب مني؟ |
Şimdi daha da kızıyorsun. Bu güzel. bunu anlayabilirim. | Open Subtitles | الآن أنت غاضب أكثر هذا جيد يُمكنني التفهم |
Şimdi daha da kızıyorsun. Bu güzel. bunu anlayabilirim. | Open Subtitles | الآن أنت غاضب أكثر هذا جيد يُمكنني التفهم |
Hangi işi iyi yaptın da şimdi bana böyle kızıyorsun? | Open Subtitles | ما الشىء الجيد الذى فعلته لكى تكون غاضب جدا |
Neye sinirleniyorsan, kendine kızıyorsun. | Open Subtitles | أيا كان ما أنت غاضب بشأنه أنت غاضب بسبب نفسك |
Kendi kendisine lakap taktığı için kızıyorsun. | Open Subtitles | أنت غاضب فحسب لأنه وضع اسماً لنفسه |
Her şeyi sen başlattın. Bana neden kızıyorsun? | Open Subtitles | أنتِ من بدأتي بكل شيء منذ البداية فلمَ تغضبين مني الآن ؟ |
Bak, sen bana kızıyorsun ama her seferinde haklı çıkıyorum işte. | Open Subtitles | اعرف بأنك تغضبين مني ولكنني اكون مصيباً دائماً |
Tüm yaptığım sorunu cevaplamakken, neden kızıyorsun? | Open Subtitles | هل تغضب بينما كل ما فعلته هو انى جاوبت على سؤالك ؟ |
- Ne, sen bana mı kızıyorsun? | Open Subtitles | ماذا ؟ هل أنت غاضبه منى ؟ |