Ne demek istiyorsun? Debra evlendiğimizde 'iyi kalpli' bir kız değildi. | Open Subtitles | ديبرا لم تكن فتاة جيدة عندما تزوجنا |
O bir kız değildi, Wexler. Holly Farrell da kız değil. | Open Subtitles | لم تكن فتاة يا ويكسلر ولا هولي أيضًا |
Ama çekici bir kız değildi. | Open Subtitles | لكنّها لم تكن فتاة جذّابة |
Bunu bilmiyordum. -Tamam. Kız da aslında kız değildi. | Open Subtitles | أجل صحيح، وأنها ليست فتاة حقاً |
Hayır. Doğru kız değildi. | Open Subtitles | لا، إنها فقكط ليست الفتاة المناسبـة. |
O kız değildi, kocaman bir adamdı. | Open Subtitles | لم تكن فتاة. كان فتى ضخماً. |
Ama bu kız sıradan bir kız değildi. | Open Subtitles | ولكن هذه لك تكن فتاة عادية |
Ama bu kız sıradan bir kız değildi. | Open Subtitles | ولكن هذه لك تكن فتاة عادية |
Belki de o kadar güzel bir kız değildi. | Open Subtitles | ربما لم تكن فتاة رقيقة |
Öylesine bir kız değildi. | Open Subtitles | لم تكن فتاة ما. |
Özür dilerim, o öylesine bir kız değildi. | Open Subtitles | آسفة, ليست فتاة عادية |
Angela, kötü bir kız değildi. | Open Subtitles | (أنجيلا) ليست فتاة سيئة |
Benim tanıdığım kız değildi. | Open Subtitles | ليست الفتاة التي أعرفها |