O şeyler para ediyor. Üst rafta olmazlarsa ne kadar kızarlar biliyor musun? | Open Subtitles | هذه الكتب تكلف أموال أتعلم كم سيغضبون الناس في الإدارة |
Dinleyicilerimiz anlarlarsa, sahte telefonlara kızarlar. | Open Subtitles | وبعض المستمعون سيغضبون إن علموا أن هذه المكالمات زائفة. |
Onlara söylemedim. Sence kızarlar mı? | Open Subtitles | لم أخبرهم , ها تظنين انهم سيغضبون ؟ |
Bu bir yalan. Genellikle yaşlı adamlar böyle şeylere gerçektende çok kızarlar. | Open Subtitles | كقعاده، فإن كبار السن يغضبون كثيراً في بخصوص هذه الأمور |
Geçildiklerinde kızarlar ve kazanmak için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | عندما يتم تجاوزهم يغضبون و سيقومون بفعل أي شيء للعودة |
Bazen insanlar sevdikleri birilerini kaybettiklerinde onlara kızarlar. | Open Subtitles | احيانا, عندما يفقد الناس شخصا ما يحبونه يغضبون منهم |
Seni bir görsünler, fena halde kızarlar! | Open Subtitles | ولو ذهبت لرؤيتهم سيغضبون بشدة . |
Birbirlerine kızarlar, ve sonra da barışırlar. | Open Subtitles | يغضبون من بعضهم ثم يتصالحون |