Geçen sefer senden sakladığım için bana kızmıştın. O yüzden direkt söylüyorum. | Open Subtitles | لقد غضبتَ لأنّني تكتمتُ الأمر آخر مرّة لذا أقولها الآن منذ البداية |
İnsanlara yardım etmeyeceğim bir hayat seçtiğim için kızmıştın. | Open Subtitles | غضبتَ لأنّي لم أختَر الحياة التي سأساعد الناس من خلالها. |
Cosby Ailesi'ni seyretmene izin vermedikleri için çok kızmıştın. | Open Subtitles | لقد كنت غاضبًا جدًا حيثُ أنهم لم يسمحوا لك بالسهر لمشاهدة "عرض كوزبي" |
Cosby Ailesini seyretmene izin vermedikleri için çok kızmıştın. | Open Subtitles | لقد كنت غاضبًا جدًا حيثُ أنهم لم يسمحوا لك بالسهر لمشاهدة "عرض كوزبي" |
Seni son gördüğüm gece bana çok kızmıştın. | Open Subtitles | ،في آخر مرة رأتك، تلك الليلة كنت غاضبة مني، أتذكرين؟ |
Ona çok kızmıştın. | Open Subtitles | لقد كنت غاضبة ، لقد كنت حاقدة عليها |
Çok kızmıştın, nerdeyse geri dönemeyeceğim bir yola giriyordum. | Open Subtitles | كنت غاضباً للغاية، وكدت أتجاوز حداً لا عودة بعده. |
O kadar kızmıştın ki yatağımı yakmıştın. | Open Subtitles | غضبتَ لدرجة إنّكَ أضرمتَ النار في سريري |
Bana kızmıştın. | Open Subtitles | لقد غضبتَ منّي |
Cosby Ailesi'ni seyretmene izin vermedikleri için çok kızmıştın. | Open Subtitles | لقد كنت غاضبًا جدًا حيثُ أنهم لم يسمحوا لك بالسهر لمشاهدة "عرض كوزبي" |
Bana kızmıştın ve beni ısırmıştın. | Open Subtitles | كنت غاضبة مني وقمتي بعضي |
Bana çok kızmıştın. | Open Subtitles | كنت غاضبة جدا مني |
Mekânın tatlı çalışanlarından birine çok kızmıştın. | Open Subtitles | ...لقد كنت غاضباً بشأن أحد أشياء جميلة تحدث هنا |
Brooks'taki işi geri çevirdiği için kızmıştın ona. | Open Subtitles | كنت غاضباً منه بسبب تركه للعمل في بروكس |