Nasıl oluyor da 20 çocuğun kaçırılıp öldürüldüğü bir kasabayı hatırlamıyorum? | Open Subtitles | هيي,كيف لم أسمع عن بلدة حيث 20 جريمة قتل و خطف من المفروض حصلت فيها ؟ |
Ya da bir devlet komplosu veya uzaylılar tarafından kaçırılıp incelendiğimi. | Open Subtitles | مؤامرة الحكومة أو خطف من قبل الأجانب وبحث. |
Rızası dışında ülkesinden kaçırılıp buraya getirildi. | Open Subtitles | اختطف من بلده وأحضر إلى هنا عكس إرادته الخاصة |
4 aylık kadar küçük bebeklere olan şehvet çığ gibi büyüyor. Bu çocukların çoğu kaçırılıp sübyancı gruplara satılıyor. | Open Subtitles | الشهية للرضع بعمر 4 شهور قد زادت ، الكثير من الأطفال هذه قد اختطفت وبيعت في حلقات شاذة جنسياً |
Ateşten ya da zehirden, ...tecavüzden ya da kaçırılıp işkence görmekten ya da Patty Hearst gibi beynimin yıkanıp hipnotize edilmekten korkmam. | Open Subtitles | ، أو النار أو السم ، الأغتصاب ، أو الإختطاف أو التعذيب |
Hayır, dünyanın diğer ucunda kaçırılıp fidye için esir alındınız. | Open Subtitles | لا،لقد تم إختطافك و إحتجازك من أجل الفدية في النصف الآخر من العالم الأمر بأكلمه يتعلق بالمال |
Niçin kaçırılıp, kendimi İngiltere kırlarında insana böyle endişe veren bir hızla giderken bulduğumu anlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف لماذا أختطفت وأجد نفسى الان أقطع الريف الانجليزى بسرعه توحى بالخطر |
Chuck hiç geri gelmeyince, herkes aklımı kaçırdığımı ve aslında olanın kaçırılıp, tecavüz edilmem olduğunu söyledi. | Open Subtitles | وعندما لم يظهر تشاك, قال الجميع اني مجنونة وما حدث أنه اختطفني واغتصبني |
Bakın, kaçırılıp Paraguay'a götürülen genç kadınlar ve kızlar hakkında söylentiler duyuyorum. | Open Subtitles | اسمع, لقد كنت استمع اشياء عن شابات, بنات يخطفون ويخذون عبر النهر الى بارغواي |
5 yaşında bir çocuk kaçırılıp öldürüldü. | Open Subtitles | صبي عمره 5 سنوات خطف و قتل |
Heo Sam Sik'in kaçırılıp tartaklanmasıyla olan bağlantını ve hayatın boyunca teşebbüs ettiğin tüm suçları teker teker, temiz ve okunaklı bir şekilde yaz. | Open Subtitles | أهم شـيء هو أولا أن تكتب دورك في (خطف والاعتداء على السـيد (هور سـام-سـيك وثانيا كل جريمة ارتكبتها في حياتك |
Biri tarafından kaçırılıp, öldürüldü. | Open Subtitles | خطف وقتل بواسطة شخص ما |
Çok çok kötü bir adam tarafından kaçırılıp kendisine cadı kanı enjekte edildi. | Open Subtitles | اختطف من قبل رجل سيء للغاية أعطها حقنه بدم الساحرة |
Elimdeki rapora bakarsak Costa'nın son cinayetten önceki gün kaçırılıp kurbanların DNA'sının üzerine yerleştirildiğini ve suç mahaline bırakıldığını düşünüyorum. | Open Subtitles | استناداً إلى الأدلة والتى أستعرضها حالياً، أنا بدأت أشعر أن (كوستا) كان قد اختطف فى الليلة التي سبقت الجريمة الأخيرة، |
Hani şu kaçırılıp 18 yıl alıkonulduktan sonra, canlı bulunan küçük kız gibi. | Open Subtitles | مثل تلك الفتاة الصغيرة التي اختطفت و احتجزت لمدة 18 عاماً و وجدت على قيد الحياة |
Tabii, bugün o kadar kötü bir takım olduğumuzu söylediğimden değil benim kaçırılıp senin vurulmanı saymazsak. | Open Subtitles | لم أقصد, بأننا لم نكن فريقاً عظيماً هناك اليوم... مع إزالة ذلك الجزء... حيث اختطفت أنا وأنت أصبت بالرصاص |
- Bütün Long Island'da tanınmış muhafazakârların kaçırılıp öldürülme hikâyeleri kol geziyor. | Open Subtitles | هناكَ حكايات عن .. الإختطاف و قتل المحافظين المستقلين |
Interpol 2000'lerin ortalarından itibaren Çin, Kosova, Karadağ'daki silah tüccarları ve bir çoğunun bu casuslar tarafından kaçırılıp öldürüldüğünü iddia etse de bunu destekleyecek bir kanıta ulaşamamıştır. | Open Subtitles | بعد منتصف القرن العشرين، كانت تعرف بإسم "الإنتربول" معظم الحالات التي ظهرت في (الصين)... مثل القتل و الإختطاف... |
Hawaii'de kaçırılıp kriyojenik süspansiyon donanımına yerleştirildin. | Open Subtitles | (تم إختطافك في (هاواي ووضعك في حالة تجميد |
Muhtemelen orada kaçırılıp öldürüldü. | Open Subtitles | من المحتمل أنهـــا أختطفت وقتلت، أيضا |
Kont Olaf'ın şürekâsı tarafından kaçırılıp ailenin yasal vasi olarak | Open Subtitles | اختطفني زملاء الكونت "أولاف" وقيدوني إلى شجرة قبل أن أتمكن من أن أخبرك |
Lily, bu 200 sayfalık kitap Koca Ayak, hayaletler ve yataklarından uzaylılar tarafından kaçırılıp üzerlerinde deney yapılan insanlar hakkında detaylı hikâyelerle dolu. | Open Subtitles | ( ليلي ) هنا 200 صفحة .. من التقارير المفصلة عن " ذو القدم الكبيرة " و " الأشباح " وفضائيون يخطفون أشخاصاً من أسرتهم لإجراء اختبارات ٍ عليهم |
O ve diğer iki kişi kaçırılıp işkence görmüş. | Open Subtitles | هو وشخصين آخرين تعرضوا للخطف والتعذيب |
Asya'dan buraya kaçırılıp fahişe olarak burada çalıştırtılan bir kız yapmış. | Open Subtitles | هذه الرسومات من الفتاة الآسيوية التي تم إختطافها وتم إجبارها على العمل كعاهرة |
Buradan bir saat uzaklıkta kaçırılıp, bu ormana sürüklenmiş. | Open Subtitles | تم اختطافها, على بعد كم ساعة من هنا؟ |