Ve Benny amcan her an düşebilir bunu kaçırmayalım. | Open Subtitles | بالإضافه إلى أن عمك بيني قد يسقط على المنصه و نحن لانستطيع تفويت ذلك |
Rahul'un dövüşünü izlemeliyiz, bu şovu kaçırmayalım. | Open Subtitles | . يجب أن نشاهد "راهول" يتعرض للضرب . ليس من الجيد تفويت هذا العرض |
ISBT'ye gidip Pencap otobüsünü kaçırmayalım. | Open Subtitles | احزم حقائبك لنذهب إلى أي إس بي تي.. و نلحق بالحافلة الذاهبة إلى بونجاب |
Biz gerçekten de gitmeliyiz. Tej uçağımızı kaçırmayalım. | Open Subtitles | يجب علينا حقا أن نذهب ، " تيج " علينا أن نلحق بالطائرة |
Kızları kaçırmayalım. | Open Subtitles | لنلحق بالفتيات هيا .. |
Hadi bakalım, laf lafı kovalar. Sonra namazı kaçırmayalım. | Open Subtitles | كفى كلاما، ودعنا لا نفوّت الصلاة |
Uçağı kaçırmayalım! | Open Subtitles | لا نريد تفويت الطائرة |
İlk kızın elbisesinin bağcıklarını çözmesini kaçırmayalım. | Open Subtitles | لا نريد تفويت العارضة الأولى. |
Rach, oyunu kaçırmayalım. | Open Subtitles | والآن (رتش) لا نريد تفويت فرصة الستار |
Hadi Henry, feribotu kaçırmayalım. | Open Subtitles | تعال يا (هنري) فلا نريد تفويت المركب |
Hadi, Linc, antrenmanları kaçırmayalım. | Open Subtitles | هيا يا (لينك) نريد أن نلحق بالتدريب |
Kızları kaçırmayalım. | Open Subtitles | لنلحق بالفتيات هيا .. |
Uçağı kaçırmayalım. | Open Subtitles | لدينا طائرة لنلحق بها |
Uçağı kaçırmayalım. | Open Subtitles | لدينا طائرة لنلحق بها |
Hadi. Treni kaçırmayalım. | Open Subtitles | هيا, دعنا لا نفوّت قطارنا |
Bir daha okul otobüsünü hiç kaçırmayalım. | Open Subtitles | دعنا لا نفوّت الحافلة مرّةٌ أخرى{\pos(200,220)} |
Gözünü dört aç, Dorothy'yi kaçırmayalım. | Open Subtitles | ابق عينك مفتوحة, لا نريد أن نفوّت قدوم (دورثي). |