ويكيبيديا

    "kaçmaktan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الهرب
        
    • الهروب
        
    • من الركض
        
    O kovboyu arayacaksın ve artık Kaçmaktan yorulduğunu, böyle yaşamak istemediğini söyleyeceksin. Open Subtitles سوف تتصل بذلك الرجل وتخبره أنك تعبت من الهرب وهذه ليست حياة
    Ama ayrıca benim de Bayan Underwood için bunu söyleme hakkım var çünkü savaştan Kaçmaktan daha büyük bir rezillik yoktur. Open Subtitles لكن أنا أيضاً أملك الحق بالقول أن السيدة آندروود مُشينة أيضاً، لأنه لا يوجد شيء مُشين أكثر من الهرب من معركة.
    Haykırarak tepelere doğru Kaçmaktan başka bir şey istemesek bile. Open Subtitles حتى وإن لم نكن نريد شيء أكثر من الهرب صارخين
    Hastaneden Kaçmaktan daha zor olan tek şey içeri girmektir. Open Subtitles الشيء الوحيد الصعب من الهروب من المستشفى هو الرجوع إليه
    Bazen kalmak Kaçmaktan daha zordur. Open Subtitles نعم , أحياناً يكون البقاء أسوأ من الهروب
    Tanrım. O salaklardan Kaçmaktan bıktım. Open Subtitles جيد, لقد سئمت من الهرب من هؤلاء الجبناء.
    Tam olarak maksadımı bilmiyorum ama Kaçmaktan hiç hoşlanmıyorum. Open Subtitles .. أنا لا أعرف أهدافي على وجه الدقَّة .. لكن لا يعجبني الهرب
    Kaçmaktan bahsetmişken, bizde koşmalıyız. Uzaklaşıyorlar. Open Subtitles بمناسبة الحديث عن الهرب, علينا ملاحقتهم.
    Sürekli Kaçmaktan bahsediyorsun! Bunu aklından bile geçirme! Open Subtitles دائما تتكلمين عن الهرب ولا تفكرين فى غيره
    - Ne fark eder ki? Çocuklar Kaçmaktan bahseder. Kaçı yapar ki? Open Subtitles يتحدث الشباب عن الهرب لكن من يهرب فعلاً؟
    Sürekli Kaçmaktan bahsediyorsun! Bunu aklından bile geçirme! Open Subtitles دائما تتكلمين عن الهرب ولا تفكرين فى غيره
    Hiç bir şey, küçük düşmek ya da birilerinden Kaçmaktan daha kalıcı ve acı verici değildir. Open Subtitles ما يؤلم أكثر و يدوم لوقت أطول أكثر من أي شيء هو إذلال الهرب
    Çünkü Kaçmaktan gına gelmişti, korku içinde yaşamaktan. Open Subtitles لأنها كانت متعبة من الهرب العيش في الخوف
    Ailemden Kaçmaktan vazgeçtim. Open Subtitles زوى جراى ستون لقد توقفت عن الهرب من أبواى
    Ama sonunda anladım ki tek başıma Kaçmaktan başka çarem yoktu. Open Subtitles ولكن افتضح أمري لم يكن لدي خيار سوى الهرب
    Ama sonunda anladım ki tek başıma Kaçmaktan başka çarem yoktu. Open Subtitles ولكن افتضح أمري لم يكن لدي خيار سوى الهرب
    Kaçmaktan başka şansı olmayarak, ondan teslim olmasını isteyen Üstadı tarafından kovalandı. Open Subtitles بدون اختيار الا الهرب , لقد تمت مطاردتها عن طريق سيدها , الذي ترجاها لتسلم نفسها
    Kendi sorunlarımdan Kaçmaktan sıkıldım Alex. Open Subtitles أنا متعبة جدا من الهرب من مشاكلي يا آليكس
    Bazen kalmak Kaçmaktan daha zordur. Open Subtitles نعم , أحياناً يكون البقاء أسوأ من الهروب
    Ülkeden çıkabilmek hapisten Kaçmaktan beter. Open Subtitles أن تغادر البلد , إنه مثل الهروب من السجن
    PUSA Kaçmaktan vazgeçti ve yanına yaklaşmama izin veriyor. Open Subtitles أوقفت الطائرة الهروب وأبقتني على بعد محدد
    Hayır.Kaçmaktan yoruldum .5 dakikada bir kız gibi bağırmaktan sıkıldım. Open Subtitles لا تعبتُ من الركض تعبتُ من الصراخ كفتاة كل خمس دقائق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد