August o gün gördüğümüz şeyin ne olduğunu bulmaya kafayı taktı. | Open Subtitles | أصبح أوغست مهووساً محاولاً معرفة ما الذي رأيناه |
O anda siyasete kafayı taktı. | Open Subtitles | وبعد تلك اللحظة أصبحتُ مهووساً بالسياسة |
Buna gitgide daha çok kafayı taktı. | Open Subtitles | أصبح مهووساً بذلك أكثر فأكثر. |
İşin özü, Alan Wayne'nin işten atılmasına kafayı taktı. | Open Subtitles | الخلاصة هى أن (ألان) مصمم على أن يتم عزل (وين) |
Yeni komşularımız ve korkunç kovanlarına kafayı taktı. | Open Subtitles | هو مهووس بشدّة بجيراننا الجدد و"القفير" المقزّز الخاص بهم |
Uçmaya kafayı taktı. Onlardan ilham almaya çalışıyor. | Open Subtitles | انه مهووس بالطيران هذا هو الهامه |
Sadece Chase'i nasıl etkilediğine kafayı taktı. | Open Subtitles | بل كان مهووساً فقط بما تعكسه عن (تشايس) د. |
Bu resme kafayı taktı. | Open Subtitles | لكن لديّ ذاكرة قوية جدّاً. -لقد كان مهووساً بهذه الصورة . |
Alan Wayne'nin işten atılmasına kafayı taktı, başkanlışımı yok ediyor olsa bile. | Open Subtitles | (ألان) مصمم على أن يتم عزل (وين) حتى اذا كان يعنى هذا تدمير رئاستى |
Alan Wayne'nin işten atılmasına kafayı taktı, başkanlışımı yok ediyor olsa bile. | Open Subtitles | (ألان) مصمم على أن يتم عزل (وين) حتى اذا كان يعنى هذا تدمير رئاستى |
90lara kafayı taktı. | Open Subtitles | هو مهووس بالتسعينات |
Büyük ihtimalle Rico'dandır. Bana kafayı taktı. | Open Subtitles | من المحتمل ,انها من ريكو انه مهووس بى |