Elini kaldırmamış olanlarınız da çok yakın bir zamanda bu cinsel kimlikteki biriyle tanışma şansına erişecektir, bundan eminim. | TED | كل شخص منكم، لم يرفع يديه، في المستقبل القريب جدًا ستحصل على فرصة لكي نقابل شخصًا ما من هذه الهويات، أضمن لكم هذا. |
Tek bir taş bile kaldırmamış bir mimarı düşünün. | Open Subtitles | تخيل أن تكون مهندس معماري الذي لم يرفع حجرا. |
Dumancıbaşı, o perdeyi kaldırmamış olsaydın asıl gövdem kaçamazdı. | Open Subtitles | لو لمْ يرفع رجل الدخّان حاجزه، لَما تمكّن جسدي الرئيس من الهرب. |
Çocuk yıllardır süt kutusu bile kaldırmamış. | Open Subtitles | ذلك الفتى لم يرفع علبة حليب حتى منذ سنوات |
Fakat o silahlar gerçekten benim için bir mesajdı. Ve bana hiç el kaldırmamış olsa da hayatım çoktan her günün her dakikası ciddi tehlike altındaydı. | TED | ولكن تلك المسدسات كانوا بالحقيقة رسالة لي، وبالرغم من أنه لم يرفع يد علي، حياتي كانت قد أصبحت في خطر كبير في كل دقيقة من كل يوم. |
Ona elini bile kaldırmamış. | Open Subtitles | لم يرفع يدهُ عليها |