Fitne fesata pek zamanım kalmadı artık. | Open Subtitles | لم يتبقى لي وقتًا طويلًا لفعل أمور |
Burada onun için hiçbir şey kalmadı artık. | Open Subtitles | لم يتبقى شيء لها هنا بعد. |
Kimse kalmadı artık. | Open Subtitles | لم يتبقى أي شخص |
Saklanacak yer kalmadı artık | Open Subtitles | لكن الآن ليس هناك أي مكان للإختِفاء |
Saklanacak yer kalmadı artık | Open Subtitles | لكن الآن ليس هناك أي مكان للإختِفاء |
Dünyamı, oğlumu, her şeyimi ve elde avuçta verecek bir şeyim kalmadı artık. | Open Subtitles | عالمي،إبني،كل شيء ولم يتبقى لي شيء لأقدمه |
Burada bir şey kalmadı artık. | Open Subtitles | لم يتبقى شيء هنا, بنّي. |
Vicdanım kalmadı artık. | Open Subtitles | لم يتبقى لي أي ضمير |
Burada bizim için bir şey kalmadı artık. | Open Subtitles | لم يتبقى لنا شيء هنا |
Elimde bir silah kalmadı artık. | Open Subtitles | لم يتبقى لدي أي أسلحة |
Başka bir seçeneğim kalmadı artık. | Open Subtitles | الآن ليس لديّ خيار. |
"Başka bir seçeneğim kalmadı artık." | Open Subtitles | الآن ليس لديّ خيار". |