kamyonetimde bir gece geçirmek zorunda kaldım ama biraz biram vardı böylece pek de si... | Open Subtitles | اضررت ان اقضي تلك الليلة في شاحنتي ولكنني احتسيت الجعة لذا لم اعطي بالا |
Sıkılırsanız diye kamyonetimde bir deste iskambil kağıdı var. | Open Subtitles | لدي مجموعة ورق لعب في شاحنتي في حال شعرتم بالملل |
Bu sabah gelip onları kamyonetimde bulduğumda biraz garip oldu. | Open Subtitles | لقد كان الوضع محرجً هذا الصباح عندما خرجت و رأيتهم في شاحنتي |
Yapmam gereken işlerim var ama kamyonetimde bekleyebilirsin. | Open Subtitles | لدي العمل للقيام به ولكن يمكنك الانتظار في شاحنتي |
Onu kamyonetimde çalarak kasten kaza yapmama neden olacaksın. - Alfa 527. - Alfa 527 dinlemede. | Open Subtitles | تشغيل هذا الهراء في شاحنتي سيجعلني أصطدم عمدًا يرجى التنبه لأي سلوك مشبوه |
kamyonetimde oturdum -- onun eski kamyoneti-- eğildim, bu gerçekten derin boğuk ağlama karın boşluğumdan geliyordu. | TED | جلست في شاحنتي - شاحنته القديمة منحنية، مُصدرة صرخة عميقة من جوف حلقي. |
Bu da bizi kamyonetimde boğazıma bıçak dayama noktasına getirdi. | Open Subtitles | ما يجلب لنا أخيرا حول لك في شاحنتي - وسكين في حلقي. |
Ama kamyonetimde çok önemli bir şey var Jill. Ona göz kulak olmanı istiyorum. | Open Subtitles | ولكن لديّ شيء مهمّ في شاحنتي يا (جِل)، وأريدكِ أن تحرسيه لأجلي |
- Harika, okuldan sonra kamyonetimde buluşuruz. | Open Subtitles | -عظيم, ألقاك في شاحنتي بعد المدرسة |
- kamyonetimde bir kasada. | Open Subtitles | ـ في خزانة في شاحنتي. |
kamyonetimde senin için bir şey var. | Open Subtitles | لديّ شيءٌ لكِ في شاحنتي. |
- Benim kamyonetimde mi yani? | Open Subtitles | تعنين شاحنتي ؟ , صحيح ؟ |
kamyonetimde otururken aklıma geldi. | Open Subtitles | كان متروكاً في شاحنتي فحسب. |
kamyonetimde. | Open Subtitles | في شاحنتي |