Hey ahbap, giriş yapan büyük konteyner kamyonunu biliyor musun? | Open Subtitles | اوك هل تعرف شيئاً عن شاحنة بحاوية كبيرة عبرت للتو؟ |
Bakışlarınla bir buz kamyonunu sürebilirsin | Open Subtitles | مع مظهر كمظهرك.يمكنك ان تكون سائق شاحنة كبيرة. |
Arabımızı, Pedro'nun kamyonunu ve kuleyi mahvettiler. Nasıl bu kadar zeki olabilirler? | Open Subtitles | لقد حطموا سيارتنا شاحنة بيدرو, برج الراديو كيف يمكنهم ان يكونوا بهذا الذكاء |
Neden kamyonunu görür görmez gitmedim ki sanki? | Open Subtitles | لماذا لم أرحل على الفور عندما رأيت شاحنته في الخارج؟ |
Bu adam kamyonunu neden lobiye parketmiş? | Open Subtitles | اتسائل لماذا يركن هذا الرجل شاحنته فى الرواق؟ |
Çekici gönderdim ve yanan kamyonunu buraya getirdiler. | Open Subtitles | لقد أرسلت ونش إلى الجراج الخاص بك تلك الليلة و قد رفعوا شاحنتك المحروقة |
Görgü tanıkları var silah sesinden sonra Jonathan'ın kamyonunu uzaklaşırken görmüşler. | Open Subtitles | لدينا شهود عيان رأوا شاحنة جونثان تغادر القصر بعد سماع صوت الرصاص |
Sanırım Reebok'ın kamyonunu süren bir kuzenim var. | Open Subtitles | أعتقد أنه لدى إبن عم يعمل كسائق شاحنة فى ريبوك |
O lanet olası buz kamyonunu buldum. | Open Subtitles | أخي، لقد وجدتُ شاحنة الثلج اللعينة للتوّ |
Otobüse çarpan çöp kamyonunu ben sürmüyordum. | Open Subtitles | ولم أكن أقود شاحنة النفايات التي اصطدمت بالحافلة |
Bu akşama kadar MRI kamyonunu getirmeye çalışırım. | Open Subtitles | يمكنني أن أحاول جلب شاحنة الرنين المغناطيسي الى هنا بحلول المساء |
Para kamyonunu evine gitmeye hazır durumda. Ne kadar büyük? Baya büyük bir kamyon. | Open Subtitles | لديه شاحنه من المال مستعده أن تكون عند منزلك أنها شاحنة كبير بـ الكثير من العجلات |
Sonra beton kamyonunu bekler sabah erken gelip işi bitirmek için. | Open Subtitles | وبعدها إنتظر قدوم شاحنة الاسمنت في الصباح لإنهاء العمل. |
İsimsiz bir mektup aldık. Birisi köprüde onun kamyonunu görmüş. | Open Subtitles | جاء آتصال مجهول من أحدهم رأى شاحنة عند الجسر |
Bilmiyorum, ama bu sabah kamyonunu gördüm mezarlıkta. | Open Subtitles | لا أعرف ,ولكنى رأيت شاحنته اليوم عند المقابر |
Kendin söyledin. kamyonunu mezarlığın dışında görmüşsün. | Open Subtitles | لقد قلتيها بنفسك أنك رأيت شاحنته عند المقابر |
Acil bir durum çıkmış, bana kamyonunu bırakıp işi onun için bitirmemi istedi. | Open Subtitles | لديه نوعا ما حالة طارئة لقد ترك لي شاحنته و طلب مني ان أنهي عملا لأجله |
O yüzden hemen harekete geç, kamyonunu sabit bir hızda kullan... ve Chang'ın marketindeki üsse gel, anlaşıldı mı? | Open Subtitles | لذا , يقترح بأنك تقلق خارج بأسرع مايمكن، أبق سرعة ثابتة على شاحنتك ويحضر إلى المقر العام في شانج، تنسخ ذلك؟ |
kamyonunu çalan adamın yanına gittin ve yüz yüze gelince ondan bir sandviç mi aldın yani? | Open Subtitles | إنتظر, هل ذهبت إلى هناك؟ مقابلاً الرجل الذي سرق شاحنتك وجهاً لوجه؟ وإشتريت ساندوتشاً منه أيضاً؟ |
Ama Dave, bu pislik senin kamyonunu çaldı ve şimdi, bir mucize eseri bulabildik. | Open Subtitles | ولكن, يا ديف, هذا الحقيرُ قد سرقَ شاحنتك والآن قد وجدناها بمعجزةٍ ما |
Çöp kamyonunu inceleme işi senin. | Open Subtitles | تَصِلُ إلى عمليةِ شاحنةِ النفاياتَ. |
Evet, şimdilik güvendeyiz. Bez kamyonunu takip ettim. | Open Subtitles | يجدر بنا أن نكون بأمان لقد لحقت بشاحنة نقل الحفاضات |
Bak, kamyonunu ele geçirmeye çalıştığım için çok özür dilerim. Ve mayonez kliniği fikrinden nefret etmemiştim. Sadece anlamamıştım. | Open Subtitles | اسمع، أعتذر لمحاولتي التحكّم بشاحنتك هكذا، و لم أكره فكرة عيادة المايو، لكن لم أفهمها. |
-Bak neden Cooter'ın kamyonunu alıp çıkmıyoruz yola. | Open Subtitles | -بو، لماذا لا نَأْخذُ شاحنةَ كوتر -ونسلك الطريق السريعَ |
kamyonunu bu şekilde park etmemelisin. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ لا تَتْركَ شاحنتَكَ واقفة مثل هذا. |
- Para kamyonunu yapabiliriz ya da birbirimizle uğraşabiliriz. | Open Subtitles | نحن يُمْكِنُ أَنْ نعمل شاحنةُ من المالَ أَو يُمْكِنُ أَنْ نقتل بعضنا البعض |