ويكيبيديا

    "kanıtlayamayız" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • إثبات
        
    • اثبات
        
    • إثباته
        
    • أثبات
        
    • نثبت
        
    Delilik bulaşıcı değildir, öyleyse bile bunu kanıtlayamayız. Open Subtitles ربما هذا يساعد الرجل ، أليس كذلك ؟ الجنون ليس مُعدياً على الأقل لا يُمكننا إثبات ذلك
    Ben de henüz ikna olmuş değilim. Ama bunu asla kanıtlayamayız. Open Subtitles لست مقتنعاً بذلك ، ولكنك لن تستطيع إثبات ذلك ولو في غضون 1000 عام
    Ama karısına silah kasasını kapatmasını söylediğini kanıtlayamayız. Open Subtitles لا نستطيع إثبات أنه طلب من زوجته إغلاق الخزينة
    Yemen hükümeti olay yerini temizledi ama ne yazık ki bunu kanıtlayamayız. Open Subtitles الحكومة اليمنية نظفت المكان لكن لسوء الحظ نحن لا يمكننا اثبات أى شىء
    Bunu ne ben ne sen kanıtlayamayız çünkü bu piç kuruları çok çok zeki Open Subtitles و الأن أنا لا أستطيع إثبات هذا و لا أنت تستطيع إثباته إنهم أوغاد ماهرون جداً
    O zarf olmadan hiç bir şeyi kanıtlayamayız. Open Subtitles لا نستطيع أثبات أي شيء بدون ذلك المغلف
    Siz olmazsanız onun burada olduğunu kanıtlayamayız. Open Subtitles بدونكما لا يمكننا حتى ان نثبت انهُ كان هنا
    - Onu öldürürse, bu işin arkasında İsraillilerin olduğunu kanıtlayamayız. Open Subtitles لن نستطيع إثبات ان الاسرائليين لم يكونوا خلف الامر
    Ama fotoğraf olmadan bir şey kanıtlayamayız. Open Subtitles لكن بدون تلك الصورة لا نستطيع إثبات أي شئ
    Kardiyak olayı yeniden yaratamıyorsak hipertrofik kardiyomiyopati olduğunu kanıtlayamayız. Open Subtitles إن لم نتمكّن من إعادة خلق العلّة القلبيّة فلن نتمكّن من إثبات إعتلال عضلة القلب التضخميّ
    Ama silah olmadan bunun onu vuran silaha ait olduğunu kanıtlayamayız. Open Subtitles لكن من دون الحصول على ذلك السلاح، لا يمكننا إثبات أنه سلاح الجريمة.
    Açık olan bir şey var ki, bunları kanıtlayamayız. Open Subtitles حسناً، هناك أمر أكيد. لا نستطيع إثبات ذلك.
    Ben de öyle düşünüyorum ama kanıtlayamayız. Open Subtitles وأنا أعتقد ذلك أيضاً ولكن لا يمكن إثبات ذلك
    Üzerinde D.N.A olsa bile, bunun başka bir yerden gelmediğini kanıtlayamayız. Open Subtitles حتى إن كان هنالك حمض نووي عليه، فإننا لن نكون قادرين على إثبات أنه لم يغسل عليه من مكان آخر
    Tüm bunların varsayım olması çok kötü. Hiçbir şey kanıtlayamayız. Open Subtitles مؤسف جداً أن كل هذا تخمين لا يمكننا إثبات أي شيء
    Kızın bu bıçakla kesildiğini kanıtlayamayız. Open Subtitles لذلك نحن لا يمكن اثبات ذلك هو السكين التي خفضت لها حتى.
    - Yok et şu kaskı kızım. Özürlü olduğunu kanıtlayamayız. Open Subtitles انزعي خوذتك يا اختي لا يمكننا اثبات انك متخلّفة
    İlaç var sadece ama bunu kanıtlayamayız ki. Open Subtitles انه مخدر ، ولكن لا يمكننا إثباته
    Hiçbir şey kanıtlayamayız. Open Subtitles لا يمكننا أثبات ذلك - هذا حقيقي -
    Suçlu olduğunu şüpheye yer bırakmayacak şekilde kanıtlayamayız. Open Subtitles لا لم نثبت الإدانة بحيث لا ندع مجالا للشك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد