Başka birşey daha söyleyeyim. Beni kandırmaya çalışacak kadının yerinde olmak istemezdim. | Open Subtitles | دعيني أخبرك بشيء أخر أنا لا أريد المرأة القادمة التي تحاول خداعي |
Şu an beni kandırmaya çalışıyorsun, çünkü oyunu oynamamı istemiyorsun. | Open Subtitles | أنت تحاول خداعي بهذه لأنك لا تريدني أن ألعب بلعبة الفيديو |
Kendimizi kandırmaya bir son verelim ve dostlarımızı,... komşularımızı aptal yerine koymayı bırakalım. | Open Subtitles | السناتور: ،علينا أن نتوقف عن الضحك على أنفسنا وعن محاولة خداع أصدقائنا وجيراننا |
Başka bir şey olduğu konusunda sizi kandırmaya çalışsalar bile... | Open Subtitles | حتى عندما يحاولون خداعك بالتفكير بأنه شيء آخر |
Sizinle aynı amaca hizmet ettiğimizi ya da aramızda bir tür bağlantının olduğunu konusunda beni kandırmaya çalışmaktan vazgeçin. | Open Subtitles | انت ، يمكنك التوقف عن التلاعب بي بالشعور اننا نتشارك في برنامج عملنا نوع من التواصل |
Bizi bununla kandırmaya çalıştığına göre çaresiz durumda olmalı. | Open Subtitles | لا بد إنَه يائس حتى يحاول خداعنا بتلك الطريقة |
Arkadaşlarını bankaya getirmek için hikâye uydurduğun gibi şimdi de beni kandırmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | مثل الخدعة التي خدعت بها رفاقكَ للسطو على البنك. وأنت تريد أن تخدعني. |
Grevimi sone erdirmek için beni kandırmaya çalışıyorsunuz ama işe yaramayacak. | Open Subtitles | إنكِ تحاولين خداعي لأتوقف عن إعطاء الأوامر، وهذا لن ينجح |
Ailem Noel'i kutlamam için beni kandırmaya çalıştı. | Open Subtitles | عائلتي تحاول خداعي بالاحتفال بعيد الميلاد |
Beni kandırmaya çalışmadığını nereden bileceğim? | Open Subtitles | وكيف أعلم بأنك لا تحاول خداعي أو شئ من هذا؟ |
Benden nefret edermiş gibi davranarak beni kandırmaya çalıştı. | Open Subtitles | تظن انها تستطيع خداعي اذا تظاهرت بالغضب. |
Senden işe yaramaz salağın tekini öldürmeni istedim, ...ve sen beni kandırmaya çalıştın? | Open Subtitles | طلبت منك قتل أحمق عديم الفائدة و أنت تحاول خداعي الآن ؟ |
Burası hasta yakınları için, devleti kandırmaya çalışan doktorlar için değil. | Open Subtitles | هذه الغرفة هي لعائلات المرضى وليست للأطباء الذين يحاولون خداع الحكومة |
Kendimizi kandırmaya devam edemeyiz. Bu şey gerçek değil. | Open Subtitles | لا يمكننا خداع أنفسنا فذلك الشيء غير حقيقي |
Kafanı karıştırıp seni kandırmaya çalışıyorlar. Aldırma onlara. | Open Subtitles | انهم يحاولون خداعك , يعبثون برأسك , تجاهلهم |
Beni kandırmaya çalışma. Avukatım, bu benim işim. | Open Subtitles | لا تُحاول التلاعب بي فأنا مُحامية وهذا عملي. |
Ben yapmadım. Sen yaptın. Bizi kandırmaya çalıştın. | Open Subtitles | لم أفعل هذا، بل أنت من فعل، عندما حاولت خداعنا. |
Beni kandırmaya çalıştınız, çok ayıp. | Open Subtitles | في حال عدم حدوث هذا فإن مهمتك هي أن تخدعني |
Kız, kimi kandırmaya çalışıyorsun? | Open Subtitles | ايته المرأة , من تحاولين خداعه ؟ يالي |
Neticede, adamın kardeşini kandırmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | أعني , أننا على وشك ان نخدع أخيه , بعد كل هذا |
Beni kandırmaya çalışın ve size ne kadar akıllı biri olduğumu göstererek eğleneyim. | Open Subtitles | لقد حاولت خداعى مستر روبيه ولكن كان لى الشرف أن أقول لك كم كنت ماهره. |
Kendini kandırmaya çalışma! Sen çok iyi biliyorsun ki siz askersiniz ve asker kalacaksınız. | Open Subtitles | لا تخدع نفسك أنت تعرف حقيقة ذلك أكثر من أى شخص اخر |
Vaktinde buradakilerden birisi, evli olanlardan, beni kandırmaya çalıştı ve bir fahişeyi eşiymiş gibi geçirmeyi denedi. | Open Subtitles | في إحدى المرات، أحد السجناء، كان متزوجاً، حاول أن يخدعني بجلبه عاهرةً بدل زوجته. |
Sadece birkaç yıl önce, bu hastanede ağrı kesiciler için bu güzel doktoru kandırmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | قبل سنوات كنت في هذا المستشفى لخداع تلك الطبيبة اللطيفة لأخذ مسكنات |
Beni kandırmaya çalıştığın günlerin geçmişte kaldığını sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقد أن هذه الأيام قد ولّت عندما كنتِ تخدعيني عن الحقيقة |
Beni kandırmaya çalışmadı, bu sefer değil. | Open Subtitles | إنها لم تخدعنى للحظة,ليس تلك المرة |
- Hayır, Beni kandırmaya çalışıyoruz. - Hayır, korkmuyorum, gram. | Open Subtitles | لا ، إنكم تحاولون أن تخدعوني لا للأسف يا جدتي |