Bunlar Kanser için tedavi değiller ancak kanser ilacıyla birlikte kot ve resmi kıyafet giyebilir misiniz ki? | Open Subtitles | أقصد، كما تعلمون، انهم ليس علاجا للسرطان، ولكن يمكنك ارتداء علاج للسرطان مع الجينز والملابس الرسمية؟ |
Temmuz ayında, Rodgers Meksika'daki deneyler yapan bir kliniğe gitmiş, Kanser için. | Open Subtitles | في يونيو,رودجرز دخل الى عيادة تجريبية في المكسيك,للسرطان |
Çünkü Kanser için yardım toplayanların yanına bombayı yerleştirdin. | Open Subtitles | لأنّ الجبان وحده من يزرع قنابل في مركز جمع التبرعات للسرطان |
Şu ana dek Kanser için üretilen her tedavi başarıya ulaşmadı, ama bakmayı bırakmıyoruz, iki nedenden ötürü. | TED | جميع علاجات السرطان حتى الآن لم تنجح تماماً، لكننا لا نتوقف عن البحث، لسببين اثنين: |
Bugün, Kanser için klinik olarak onaylanmış 10'dan fazla nanopartikül, dünyanın her yerinde hastalara sunuluyor. | TED | واليوم لدينا أكثر من 10 جزيئات نانو معتمدة طبياً لعلاج السرطان تُعطي للمرضى في جميع أنحاء العالم |
Bir garajda, Kanser için tedavi bulmaya çalıştık. | Open Subtitles | عملنا من المرآب في محاولة للعثور على علاج للسرطان |
Kanser için yanlış ayakkabıları giydiğimizi sanıyordum. | Open Subtitles | ظننتنا نرتدي الأحذية الخاطئة للسرطان |
Kanser için arı sokması tedavisini hiç duymuş muydun mesela? | Open Subtitles | هل سمعت بعلاج لسعة النحل للسرطان ؟ |
- Mide ekşimesi de var ama et yemekleri ve kızarmış yiyecekler asit akışını arttırıyor ve zamanla özofagusun Kanser için mükemmel bir ortam sağlamış oluyor. | Open Subtitles | وكان هذا ما لديّكَ لكن شطائر الجُبن والأطعمة المقلية سبب جَزْر حمضي مركز، وبمرور الوقت امتدَّ للمريء وهذه تربه ممتازة للسرطان |
Internette yaptığı araştırmada buldu ki, nükleer kemik taraması genelde Kanser için kullanılıyor, fakat iltihapları da ortaya çıkarıyor. | TED | كذلك وجدت أثناء بحثها على الإنترنت ، فحص العظام بالأشعة الملونة وعادة ما يستخدم هذا للسرطان ، لكن يمكن أن تكشف أيضا عن الإلتهابات . |
Belki de, çizgili kasta anjiyogenezi engelleyen bir faktör var, veya daha da iyisi, anjiyogenezi yönlendiren bir faktör var, yani kan damarlarının nereye doğru genişlediğini kontrol edebiliyor. Bunun gelecekte Kanser için bir tedavi olması mümkün. | TED | هذا يشير الى وجود عامل مضاد لتوّلد الأوعيه الدمويه في العضلات الهيكليه - او ربما اكثر من ذلك، عامل موَّجه للاوعيه الدمويّه، قادر على توجيه نمو الاوعيه. من الممكن ان يكون هذا علاجاً للسرطان مستقبلاً. |
Kanser için zamanım yok. | Open Subtitles | لا أملك الوقت للسرطان |
Ve sanırım, sana bu olayın Kanser için yapılan yasal bir test olduğunu 50. kez söylesem de hiç bir önemi olmayacak. | Open Subtitles | وانا اعتقد انه لايهم اذا قلت لك للمرة الـ 50 انه إجراء طبي مشروع للكشف عن وجود السرطان |
Eğer arkadaşının Kanser için bir tedavisi varsa ne olur? | Open Subtitles | ماذا لو كان صديقكِ يمتلكُ علاجاً ضد السرطان ؟ |
Parazitler ve Kanser için de minnettar olmuyoruz. | Open Subtitles | و لسنا شاكرين أيضاً على الطفيليات و السرطان |
Parazitler ve Kanser için de minnettar olmuyoruz. | Open Subtitles | ولسنا ممتنين على الطفيليات أو السرطان أيضا |