Onunla karısı hakkında konuşmaya çalıştım ama bir şey söylemedi. | Open Subtitles | اعني, حاولت التحدث معه عن زوجته ولكنه لم يقل شيئاً |
Yoksa karısı hakkında birkaç yalan mı söyledin? | Open Subtitles | أم أنك أخبرته بالقليل من الأكاذيب عن زوجته ؟ |
Cadı Servilia'nın hizmetçisi ona, karısı hakkında şeytani bir hikaye anlatmış. | Open Subtitles | . تلك المرأة الساحرة "سيرفيليا" قالت له قصة شريرة عن زوجته |
Cole Turner'ın karısı hakkında bulabileceğin her şeyi bulmanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تحضر لي كل شيء عن زوجة (كول تيرنر)ِ |
Konfederasyon Başkanı Jefferson Davis'in karısı hakkında tek bir kelime bile duymamışsındır, öyle değil mi? | Open Subtitles | لم تسمع قط كلمة واحدة عن زوجة رئيس الإتّحاد (جيفيرسون ديفيس) ، أليس كذلك ؟ |
Aynı zamanda, karısı hakkında söyledikleri yüzünden mahkemenin Dedektif Fuhrman'i cezalandırma isteği doğabilir. | Open Subtitles | وهنالك أيضاً جدال بالمحكمة بشأن، أن ذلك قد يحفّز على معاقبة (المحقق (فورمان على كلامه بشأن زوجتي |
Hıçkırıyordu, Pauline ve karısı hakkında konuşuyordu. | Open Subtitles | , كان يشهق من البكاء بولين ويهمس عن زوجته |
Bay K. Hep gizemli karısı hakkında konuşurdu. | Open Subtitles | ، كان دائما يتكلم عن زوجته السرية سميناها السيدة لحية |
- karısı hakkında böyle konuşma. - Gördün mü? | Open Subtitles | -Don وأبوس]؛ ر الحديث عن زوجته من هذا القبيل. |
Birisine karısı hakkında hiç bu kadar çok şey söylememişti. | Open Subtitles | هذا أكثر شئ قد قاله لأحد عن زوجته |
Bilemiyorum, karısı hakkında bir şey biliyordu. | Open Subtitles | لا اعرف,كان يعرف شيئا عن زوجته |
Jason karısı hakkında güzel şeyler yazmıştı. | Open Subtitles | كتب (جايسون) تلك الكلمات الجميلة عن زوجته. |
- karısı hakkında olduğunu bu şekilde anladınız. | Open Subtitles | -هكذا تعرف أنه كان عن زوجته -حسناً، لا |
Reptilian Yüksek Konseyi'nin bir temsilcisiyim ve karısı hakkında haberlerim var. | Open Subtitles | انا ممثل مجلس الـ(زواحف) الأعلى ولدي بعض الاخبار عن زوجته |
karısı hakkında, benim hakkımda. | Open Subtitles | عن زوجته و عني |
Alex'in karısı hakkında edindiğim imajla gerçek halini gördüğümde ikisini bağdaştırırken gerçekten zorlandım. | Open Subtitles | كنت أجاهد حقاً كي أوائم (هذه الصورة التي عرفتها عن زوجة (أليكس مع المرأة التي رأيتها هناك |
Glenn, bu çok güzel ama en iyi arkadaşının karısı hakkında konuşuyorsun. | Open Subtitles | (غلين) هذا في غاية اللطف, ولكنك تتحدث عن زوجة صديقكَ المفضل. |
Aynı zamanda, karısı hakkında söyledikleri yüzünden mahkemenin Dedektif Fuhrman'i cezalandırma isteği doğabilir. | Open Subtitles | وهنالك أيضاً جدال بالمحكمة بشأن، أن ذلك قد يحفّز على معاقبة (المحقق (فورمان على كلامه بشأن زوجتي |