karısını öldürüp onun cesedinin bu araçta olduğuna inanmam için nedenlerim var. | Open Subtitles | و لديّ من الأسباب للإعتقاد بأنه قتل زوجته و أخفى جتثها في هذا الصندوق. |
Sonra da yalanlarına devam etti çünkü Laura'nın kırık kalbinin öcünü almak için karısını öldürüp kendisini suçlayacağına inandı. | Open Subtitles | ثم واصلوا عن أيمانه الخالص بأنها أصبحت أمرأة مزدرية تنتقم لأجل قلبها المكسور من خلال قتل زوجته و تلفيق الجريمة له |
Bir adam Rus karısını öldürüp kaçtı. | Open Subtitles | رجل قتل زوجته الروسية, و هرب |
Daniel'ın karısını öldürüp öldürmediğini bilmiyorum ama onun danışmanlık şirketi on yıldan fazladır UNR için çalışıyor. | Open Subtitles | لكنه شركة الإستشارة خاصّته عملت لمؤسّسة "ألتما" للموارد الوطنيّة لما يزيد عن عقد كامل لابدّ و أنه يعرف أكثر ممّا يخبرني به! استمعي.. |
Daniel'ın karısını öldürüp öldürmediğini bilmiyorum ama onun danışmanlık şirketi on yıldan fazladır UNR için çalışıyor. | Open Subtitles | ليس لديّ فكرة إن كان (دانيال) قد قتل زوجته أم لا، لكنّه شركة الإستشارة خاصّته عملت لمؤسّسة "ألتما" للموارد الوطنيّة لما يزيد عن عقد كامل |
karısını öldürüp, oğlunu kaçıracak kapasiteye? | Open Subtitles | قتل زوجته, خطف ابنه؟ |
karısını öldürüp cesedini atmış. | Open Subtitles | لقد قتل زوجته و تخلص من الجثه |
Evet, bence Arndt kendi karısını öldürüp, bu olayın üstünü örtmüş. | Open Subtitles | أجل، أعتقدُ أنّ (أرندت) قتل زوجته وغطّى فعلته. |
Evet, karısını öldürüp Rikers'dan kaçan mühendis. | Open Subtitles | أجل، المهندس الذي قتل زوجته ومن ثم هرب من سجن (رايكرز). |