Bence siz ve eşiniz oldukça zorlu bir kararla karşı karşıyasınız. | Open Subtitles | أعتقد أنك وزوجك تواجهان قراراً صعباً للغاية |
Siz ve nişanlınız celladın ilmiğiyle karşı karşıyasınız. | Open Subtitles | أنت وخطيبتك تواجهان حكم الإعدام |
Bay Quintana, siz ve vakfınız insan kaçakçılığı suçlaması ile karşı karşıyasınız. | Open Subtitles | سيّد (كوينتانا)، أنت ومُؤسستك تواجهان إتّهامات بتهريب البشر. |
İdamla karşı karşıyasınız. Niye yalan söylüyorsunuz? | Open Subtitles | أنت تواجه عقوبة الإعدام فلماذا تكذب؟ |
Bay Crawford, burada çok ciddi suçlamalarla karşı karşıyasınız. | Open Subtitles | ...(سيد (كراوفورد أنت تواجه تهما خطيرة جدا هنا |
Bay Crawford, çok ciddi ithamlarla karşı karşıyasınız. | Open Subtitles | ...(سيد (كراوفورد أنت تواجه تهما خطيرة جدا هنا |