ويكيبيديا

    "karşılaştırılamaz" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يقارن
        
    • تقارن
        
    • لا يمكن مقارنة
        
    • بالمقارنة مع
        
    Hapisle karşılaştırılamaz, biliyorum ama... anlayabiliyorum... ve bunu seninle paylaşabilirim. Open Subtitles وأعلم أن هذا لا يقارن بمعاناتك فى السجن ولكن يمكنني أن أتفهم ويمكنني أن أشاركك هذا
    "Düşesler içinde karşılaştırılamaz bir güzellik ve kişilikte" olduğunu yazıyor. Open Subtitles :لقد كتب ليس هناك من قد يقارن بالدوقة سواء في الجمال أم في الحسب
    Şeytanın cehennemde yapacaklarıyla karşılaştırılamaz. Open Subtitles لا يقارن بما ستفعله بك الشياطين في الجحيم
    Elbette ki birçoğu diyecektir ki hayvanların acısı Yahudilerin, kölelerin çektiği acıyla karşılaştırılamaz. Open Subtitles على الرغم من أن البعض سوف يقول أن معاناة الحيوانات ربما لا تقارن
    Silah kaçakçılığı işin ne kadar başarılı olursa olsun bu kötü çocukla karşılaştırılamaz bile. Open Subtitles بغض النظر عن نجاح أعمالك في تجارة السلاح إنها لا تقارن بهذه الخطوة الضخمة
    WASP'ın "Hayvan gibi sikerim" şarkısıyla karşılaştırılamaz bile. Open Subtitles لا يمكن مقارنة مع "أنا الملاعين مثل الوحش" WASP.
    Zihnimde gördüğüm tüm kötülükler... ..içime koyduğun şeyler, senin içinde gördüklerimle karşılaştırılamaz. Open Subtitles كُلّ الشرّ رَأيتُ في ذاكرتي، لا شيء زرعته في داخلي بالمقارنة مع ما أراه بك.
    Sonuçlar dünyayı kaybetmekle karşılaştırılamaz bile. Open Subtitles الضحايا ليسوا شيئاً يقارن بفقدان الكوكب كاملاً.
    Büyü. Fakat bildiği şeylerin tümü, bunun içindeki güç ile karşılaştırılamaz bile. Open Subtitles سحر، لكن كل ما يعلمه لا يقارن بما في هذه التعويذة
    Altın dolu bir sandık,güzel bir kadın ile karşılaştırılamaz. Open Subtitles لا يمكن لصندوق ذهب أنْ يقارن بجمال امرأة
    Hayatımdaki hiçbir şey bununla karşılaştırılamaz. Open Subtitles لا شيء في حياتي يمكن أن يقارن بهذا
    "Tek başıma yapabileceğim şeyler o yanımdayken yapabileceğim şeyler ile karşılaştırılamaz bile." Open Subtitles "أعلم أنّ ما يمكنني تحقيقه لوحدي "لا يقارن بين ما يمكننا تحقيقه معاً
    Hiç birşey onun ailesinden korkmasıyla karşılaştırılamaz. Open Subtitles لا شيء يقارن لكيفية خوفه من والديه
    Ağrıyla karşılaştırılamaz bile. Open Subtitles و لكنه لا يقارن بالألم الذي أشعر به
    Tabii bu Elian'ın kokteylime yaptığıyla karşılaştırılamaz bile. Open Subtitles (لا شيء يقارن بما فعله (إليان لـ (سيبريز) خاصتى
    - Benimki seninkiyle karşılaştırılamaz. İsmi neydi peki? Open Subtitles خسارتي لا تقارن بأي شكل منكِ ما أسمها ، إذاً؟
    Hiç bir dostluk Amy ile benim aramda olan şeyle karşılaştırılamaz. Open Subtitles ...انه ليس هناك علاقة فى الكون... ...يمكنها ان تقارن بعلاقتى... انا و إمى...
    Oh, tatlım, onun hayatı seninki ile karşılaştırılamaz. Open Subtitles حبيبتي ، حياتها لا تقارن بحياتك
    Bir değeri var ama orijinaliyle karşılaştırılamaz bile. Open Subtitles لها قيمة ما ولكنها لا تقارن بالأصلية
    İçinde sakladığın şeyle hiçbir şey karşılaştırılamaz. Open Subtitles لا يمكن مقارنة أى شى بما هو مخبتئ لك
    Sen ve ekibinin aldığı riskle karşılaştırılamaz bile. Open Subtitles انه لا شيء بالمقارنة مع الخطر في حالة تم أسركم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد