ويكيبيديا

    "karartıcı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • للإكتئاب
        
    • متشائمة
        
    • الكئابة
        
    • كآبة
        
    Görünen o ki hikayen dar bir yola çıkmış. Bu çok iç karartıcı. Open Subtitles تبدو كقصة من قصص إحقاق الحق في حيك إنها مثيرة للإكتئاب
    Her gün milletin ızdırabı ile uğraşmak iç karartıcı olsa gerek. Open Subtitles أعني, لا بد وأنه مُسبب للإكتئاب تعاملكِ مع معاناة الجميع طيلة اليوم.
    Fakat uyarıları "iç karartıcı" oldukları gerekçesiyle kulak ardı edildi. Open Subtitles ولكن اُنكرت مخاوفهم بصفتها متشائمة.
    Louie, biraz iç karartıcı müzik açsana. Ceset çöplüğüne yaptığımız yolculuk daha da sinematik olsun. Open Subtitles (لوي) ما رأيك ان تشغل موسيقى متشائمة ستجعل توجهنا بغية قتلهم أكثر سنمائية
    İç karartıcı olduğuna katılıyorum ama Kral Moonracer hakkında yanılıyorsun. Open Subtitles أتفق معك بشأن الكئابة لكنك مخطيء (بأمر الملك (موون رايسر
    İç karartıcı değil. Open Subtitles لا أحتاج إلى الكئابة.
    Resmimi daha az iç karartıcı bir yerde göstermek isterdim. Open Subtitles وتمنيت أن أريك بعض من أعمالي في مكان أقل كآبة.
    Gitmeye devam ediyorum ve hiçbir şey olmuyor gibi geliyor yani gayet iç karartıcı. Open Subtitles أتابع الذهاب، ولا شيء يبدو أنه يحدث، لذا إن الأمر حقاً مثير للإكتئاب.
    - Bilemiyorum, burası oldukça iç karartıcı bir yer. Open Subtitles لا أعرف يا (بيتر)، هذا المكان مثير للإكتئاب
    Bu cümledeki en iç karartıcı kelime ne karar veremiyorum. Open Subtitles حسنا، أنا لا أَعْرفُ ما الكلمة الأكثر كآبة في تلك الجملةِ.
    "Inferno"daki iç karartıcı ve bazen de vahşi imgelere rağmen "İlahi Komedya" aynı zamanda bir aşk hikâyesidir. TED وعلى الرغم من كآبة وأحيانًا عنف الصور في "الجحيم،" "الكوميديا الإلهية" هي أيضا قصة حب.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد