Altınları kasaya koyalım da güvende dursun. | Open Subtitles | دعونا نُدخل ذلك المال في الخزنة بحيث ستكون آمنة |
Önce düşmanını öldürüyor ve sonra evine gidip kasaya giriyor ve ailenin mücevherlerini çalıyor. | Open Subtitles | لذا أولاً قام بقتل خصمه ثم ظهر في المنزل ليكسر الخزنة ويسرق مجوهرات العائلة |
Benim gözetimim altında olduğunu ve kasaya nasıl girdiğini göstereceğini söylerim. | Open Subtitles | ساخبرهم أنك تحت عهدتي وأنك هنا لتريني كيف دخلت الى القبو |
kasaya zorla girilmiş gibi gösterdikten sonra kendi parasıyla mücevherlerini çaldı. | Open Subtitles | بعد أن قام بجعل الخزانة و كأنها قد كُسرت، قام بسرقة أمواله و مجوهراته الخاصة |
kasaya dokunulmamış, bu da soygun tezini ortadan kaldırmış oluyor. | Open Subtitles | محتويات الخزينة كما هي أي أن السرقة لم تكن الدافع |
Şerif, biz kimseyi öldürmedik. kasaya kadar tünel kazdık ama bir şey yoktu. | Open Subtitles | أيها المأمور , لم نقتل أحد فعندما وصلنا للخزنة لم يكن بها شئ |
- Hareket sensörü. - Yeni kasaya bakalım mı? | Open Subtitles | إنها مجسات الحركة هل أستطيع أن أرى الخزنة الجديدة؟ |
Prescott herkesi kasaya kapatıyor, ve kimse canlı çıkamayacak. | Open Subtitles | إن بريسكوت يدفع الجميع داخل الخزنة ولا أحد سينجو |
Onu da kasaya mı atalım yoksa burada mı halledeceğiz? | Open Subtitles | تريدني أن أضعه في الخزنة أو أهتم بأمره هنا؟ |
Aslında bu benim tarzım değil, ama-- Çok fazla ihtimal var. Bizim kasaya giriş ve çıkış yolumuz var. | Open Subtitles | هناك الكثير من المتغيرات، فلدينا طريق للدخول إلى الخزنة والخروج منها |
Ayrılmadan önce tacı kasaya koydun. | Open Subtitles | قلتِ: أنكِ وضعتِ التاج في القبو قبل مغادرتكِ، هل كان هناك أحد آخر؟ |
- kasaya giden yolu bulman lazım. - Biliyorum. - Şifre bozucuyu standart halde kullan. | Open Subtitles | اذهبى الى القبو واستعملى المفتاح,وابقى منخفضة. |
Ben havalandırma sistemini kapatınca pervaneler de duracak ve ben de E katındaki kasaya girmeyi başaracağım. | Open Subtitles | عندما اغلق نظام التهويه اغلاق المراوح سيمكننى من الوصول الى القبو |
Sen kaçarken sahte atı koydular kasaya. | Open Subtitles | لقد وضعوا الحصان المزيف في الخزانة بينما كنتم تحاولون الهروب |
Gerçek soru, bu kasaya içinde kapalı kalmadan nasıl giriyorsun? | Open Subtitles | السؤال الوحيد هو كيف تدخل الخزينة دون أن تعلق بها؟ |
O anahtarla kasaya gideceksin ve 765 numaralı kutuyu açacaksın. | Open Subtitles | هذا المفتاح في الدخول للخزنة وقم بفتح الصندوق رقم 765 |
Birisi tek kapıIı, kilitli bir kasaya nasıI girdi? | Open Subtitles | كيف يحصل شخص ما في قبو مغلق مع باب واحد فقط؟ |
Görmek için gece yarıları kasaya mı iniyorsun? | Open Subtitles | هل تزور السرداب في آخر الليل؟ فقط كي تراها؟ |
1 milyon dolar nakit para ve mücevheri... oteldeki kasaya koysun diye Sherbert'e verdim. | Open Subtitles | من النقود و المجوهرات و أمرت شربرت بوضعها في خزينة الفندق |
Anahtarlarımı çaldı. kasaya girdi. | Open Subtitles | سرق مفاتيحي، ذهب للقبو وأطلق النار على شخصين |
Buna gelince, bence bir kasaya saklamalıyız, Şimdiki gibi, | Open Subtitles | اما بالنسبة لهذا الشيء اعتقد انه يجب ان يوضع في خزنة مثل الآن |
Parayı kasaya koyduğundan emin ol, ve bana kanıt getir. | Open Subtitles | إحرص على وضع النقود في الخزينه و أحضر لي دليل |
labirentten sağ çıkan birinin o kasaya.... girebileceğini biliyordum. | Open Subtitles | عرفت الرجل الذي يمكن أن ينجو من تلك المتاهة سيكون قادر على الدخول لذلك المدفن |
İşimiz bir Anne-Baba dükkânıyla işleyen bir yer haftalık hâsılatın kasaya gittiği Cumartesi günü. | Open Subtitles | في مكان مزدحم يوم السبت حيث تذهب حصيلة الأسبوع للخزينة |
Yaptıysa, neden silahı kiralık kasaya koysun ki? | Open Subtitles | إذا فعلت ذلك، لماذا وضعت السلاح بصندوق الإيداع ؟ |
Bir görevli kasaya anahtarı koyuyordu ve yüzlerce insan hücrelerinden akıp gidiyordu. | TED | ضابط يدخل مفتاحًا في صندوق المفاتيح ويتوافد مئات الأشخاص خارجين من زنزاناتهم. |