ويكيبيديا

    "kastediyorum" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أعني
        
    • أقصد
        
    • أعنى
        
    • أشير
        
    • أقصدك
        
    • وأعني
        
    • أعنيك
        
    • اشير
        
    • بقولي
        
    Demokratik politikaların yeniden hayat bulması sizden kaynaklanacak, siz derken hepinizi kastediyorum. TED إحياء السياسات الديمقراطية سيأتي منك ، و أعني بذلك كل واحد منكم
    Başka şeylerden seksi kastediyorum. Aşırı yorgunluk seksine ne dersin? Open Subtitles و بقولي أمور أخرى، أعني الغرام أتريدين الإستمتاع بغرام مُنهك؟
    Ama bununla aklınıza gelecek her türlü şeyi yapabileceğiniz bir yer kastediyorum. TED أجروء على القول. لكني أعني بذلك أين يمكنك على الإطلاق فعل أي شئ تتخيله.
    Her şey derken gerçekten her şeyi kastediyorum. TED وعندما أقول كل شيء أنا أقصد كل شيء حقا.
    Yani kendi kendilerini inşa eden programlanabilir malzemeleri kastediyorum. TED بل أقصد المواد المبرمجة القادرة على بناء ذاتها.
    En iyisini kastediyorum... Benim bir zamanlar önümde olan ama kaçırdığım fırsatı yakalamanı istedim. Open Subtitles لقد كنت أعنى الأفضل ، أردت أن تتاح لك الفرصة التى أتيحت لى و لم أغتنمها
    Yani evrensel yer çekimini anlamayı mümkün kılan bazı atlama taşlarını, bazı özel koşulları kastediyorum. TED أعني هناك ركائز أساسية، و بعض الظروف التي في ظلها لم يكن مستحيلًا عليه أن يستنتج قانون الجاذبية.
    Dünyanın, bilebildiğimiz tüm zamanlarına ve hatta 1,000 ya da 2,000 yıl öncesine kıyasla çok büyük oranda değiştiğini kastediyorum. TED أعني أن العالم تغير تماماً بكل المقاييس عما كنا لنعرفه حتى قبل ألف أو ألفي سنة مضت.
    İyi yiyecek derken birçok farklı şeyi kastediyorum. TED وعنندما أقول غذاءََ جيدًا، أعني مجموعة أشياء مختلفة.
    Güvenli, sağlıklı, son derece güzel ve lezzetli yiyecekleri kastediyorum. TED أعني أن الغذاء آمن، وأنه صحي، وأنه فائق الجمال وطعمه شهي.
    Bunlar aslında çözüm. Bunu söyleyerek neyi mi kastediyorum? TED هذه ليست مشاكل. بل هي حلول في الواقع. ماذا أعني بقولي هذا؟
    Yani 3 tane alana 1 tane bedava tarzı şeyleri kastediyorum. TED أعني أنك تشتري ثلاثة وتحصل على الرابع مجانا.
    Bizlerin en temel hakları ve bizler derken sadece Amerikalıları değil tüm insanları kastediyorum. Bu partizanca bir mesele değil. TED حرياتنا الأساسية وعندما أقول ذلك لست أقصد الأمريكان أعني كل الناس حول العالم هو ليس أمرًا حزبيًا.
    Beklerken nasıl davranılması gerektiğini kastediyorum. TED بل أعني أن تعرف كيفية التصرف أثناء الانتظار.
    Güzellik keşfedilmek için var ve bunu derken wabi-sabi türden herhangi bir güzelliği kastediyorum. TED أضيف أن هذا الجمال موجود لنكتشفه، وأنا أقصد جمال التناقض واختلاف الأشياء ولكن مع ذلك يكمن الجمال.
    Sağ elimdeki parmak sayısının sol elimdekine eşit olduğunu söylerken neyi kastediyorum? TED ماذا أقصد عندما أقول أنني أملك نفس عدد الأصابع في يدي اليمنى كما هو الحال في يدي اليسرى؟
    Lejeune'u öldürdükten sonra tavşan gibi kaçtığını kastediyorum. Open Subtitles أقصد انك هربت مثل الأرنب بعد ان قتلت ليجين قتلت ليجين؟
    Büyük evini değil. Sahildekini kastediyorum. Open Subtitles كلا لم أقصد المنزل الكبير أقصد في الشاطئ
    Hayır, gerçekten izlemeyi kastediyorum Baştan sona, adım adım. Open Subtitles كلا أعنى تغطيته بالفعل من البداية للنهاية ميل بميل
    Teğmen Miura'yı kastediyorum. Open Subtitles وأنا أشير هنا إلى الملازم مايورا
    Tatlı, zeki bir memeli için her şeyi yaparım. Seni kastediyorum. Open Subtitles سأفعل أي شيء لثديّ جميل وذكي ، أقصدك أنتي
    Dostlarım, seyahatinizin burada bitmesine hiç gerek yok. Seyahat derken hayat yolculuğunuzu kastediyorum. Open Subtitles ليس ضرورياً أن تنتهي رحلتكما هنا، وأعني حياتكما تحديداً.
    Tamamıyla seni kastediyorum. Open Subtitles أنا أعنيك بالطبع
    Zamandan bahsederken, dördüncü boyutu kastediyorum. Open Subtitles انا عندما اتحدث عن الوقت اننى اشير إلى البعد الرابع

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد