Ben senin kızına katlanıyorum ama, hiç sesimi çıkarmadım. | Open Subtitles | حسنا, أنا تحملت أبنتكِ و لم أنطق بأي كلمة |
Her gün senin soytarılıklarına katlanıyorum, ama artık yeter! | Open Subtitles | لقد تحملت سلوككما اليومي الغريب لكن ليس أكثر من ذلك |
İhtiyacım yok. Sürekli yakınımda olmana yeterince katlanıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أحتاجك لقد تحملت تتبعك الدائم لي |
Senin saçmalıklarına 38 yıldır katlanıyorum zaten, kadın. | Open Subtitles | لقد تحملت تفاهاتك لـ38 عاماً يا إمرأة |
Buna katlanıyorum çünkü her zaman buraya gelirim. | Open Subtitles | أتحمّله لأني آتي إلى هنا طوال الوقت |
Buna neden katlanıyorum bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف لماذا تحملت هذا. |
katlanıyorum çünkü para biriktirmeliyiz. Garnie hiç iyi değil. | Open Subtitles | تحملت هذا لأننا حفظنا وجمعنا |
Üç yıldır katlanıyorum buna. | Open Subtitles | لقد تحملت هذا لمدة 3 سنوات |
Bu kadar uzun zamandır neden katlanıyorum sanıyorsun? | Open Subtitles | -لماذا تظنني تحملت طويلاً |
Ama katlanıyorum. | Open Subtitles | لكننيّ أتحمّله |
Ama katlanıyorum. | Open Subtitles | لكننيّ أتحمّله |