ويكيبيديا

    "kaynaklanıyor" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بسبب
        
    • ينبع
        
    • نابع
        
    • نابعة
        
    • يأتي من
        
    Çoğu taahhütlerin ve eğilimlerin oluşturulma şeklinden kaynaklanıyor ve bu da bu da büyük bir kargaşa yaratıyor. TED إن معظمها بسبب طرق التصرف حيث ان الديون تتراكم والإتجاهات وهذا يصنع تحدياً هائلاً
    Böyle teleskopların kurulmasının gereği, Atakama Çölü gibi yerlerde, yüksek irtifalı çöller olmasından kaynaklanıyor. TED السبب الذي جعلنا نبني هذه التلسكوبات في أماكن مثل صحراء أتاكاما هو بسبب علو ارتفاع الصحراء.
    Ama bu piyasanın garipliğinden kaynaklanıyor. TED ولكن هذا بسبب نوع من الغرابة في السوق نفسه.
    Yetersizlik hissi senden kaynaklanıyor. Julia sana gücenmiş değil. Open Subtitles شعورك بأنك غير مناسب ينبع منك جوليا لا تكرهك
    Saçlarını kesmesi ve onları sabah erken saatte öldürmesi kendini güçsüz hissetmesinden kaynaklanıyor olabilir,.. Open Subtitles بإعتبار أن قَطْعَ شعرهم و قتلهم أثناء الصباح الباكر كلاهما . ينبع من الشعور بالعجز
    Kaynak yetersizliği daha önemli bir sebepten kaynaklanıyor: farkındalık eksikliği. TED انعدام المصادر نابع من سبب جوهري: وهو انعدام الوعي.
    Çok güçlüsünüz! Sihirli iksirden kaynaklanıyor sanırım. Open Subtitles يا لها من قوة أعتقد أنها نابعة من الشراب السحري
    Ki bu da ağrı başka bir yerden kaynaklanıyor demektir. Open Subtitles فهذا يعني أنّ الألم يأتي من مصدرٍ آخر ما اسمها؟
    Tekrar tekrar aynı insanları görürüz. Fakat bu, şehri enine boyuna tüm derinliğine keşfetmemizden kaynaklanıyor. TED نرى نفس الأشخاص مراراً وتكراراً، ولكنّ ذلك بسبب أننا لا نكتشف حقاً العمق والعرض الكامل للمدينة.
    Sevdiğim büyük bir gizem var. Bilimdeki bu en büyük çözülmemiş gizem beni büyüledi, belki de kişisel olmasından kaynaklanıyor. TED أنا أحب الألغاز العظيمة و مفتون بأعظم الألغاز العلمية غير المحلولة ويمكن بسبب كونها شخصية
    Yapısından kaynaklanıyor, istisnalardan dolayı yeni annelerin yarısı bundan faydalanamıyor. TED بسبب الطريقة التي تم صياغته بها، بجميع أنواع الاستثناءات، نصف الأمهات العاملات الجديدات غير مؤهلات للتمتع به.
    Bu tepkilerin tümünün meydana çıkması, anatomiyle bizim aramızdaki yakın ve çokça değişken ilişkiden kaynaklanıyor. TED كونه يسبب ردود الفعل هذه هو بسبب علاقتنا الحميمة والمتغيرة كثيرا به.
    Bu durum kısmen yaşam standartları ve refahının yükselmesinden kaynaklanıyor gibi. TED يبدو في جزء منه بسبب إرتفاع الثروة ومستويات المعيشة.
    Benim teorime göre ondaki odaklanma eksikliği onun fazla gelişmiş cinsel dürtüsünden kaynaklanıyor. Open Subtitles نظريتي هي أنه يفتقد التركيز ينبع من الافراط في وضع الدافع الجنسي
    - Cinsel bilgisizlikten kaynaklanıyor. Open Subtitles ينبع من الجهل بالجنس.
    Patavatsızlık edebiliyorum ama sevgimden kaynaklanıyor. Open Subtitles سامحيني يمكن أن أكون فظا و لكن هذا نابع من الحب
    Yani acının çoğu bazı şeylerin yokluğundan kaynaklanıyor. Her zaman susamış hissediyorum. Open Subtitles أعني، في الغالب هذا الألم نابع من الغياب عن الأشياء. إنني عطشة طوال الوقت.
    Dünyadaki çoğu sorun özeleştiriden kaynaklanıyor. Open Subtitles أتعلمين ، معظم مشاكل العالم نابعة من ضعف الصورة الذاتية
    Masasında kişisel eşya bulundurmaması kaçak avcısı olduğu zamandan kaynaklanıyor olabilir. Open Subtitles أتعرفان، عدم وجود متعلِّقات شخصية على مكتبه قد تكون نابعة من أيامه كصياد للهاربين
    Bu mizacın düzenli olarak sevişmediğinden kaynaklanıyor. Open Subtitles مزاجكِ ذاك يأتي من عدم حصولكِ على جِماع.
    Katı olma illüzyonu yüklü elektronların oluşturduğu bulanık bulutlardan kaynaklanıyor. Open Subtitles وهم رؤيها مصمتة يأتي من سحابة الإلكترونات المشحونة الغائمة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد