| Sadece gidin ve eğlenin ve bilirsiniz bu lanet şeyi kazanırsanız da fena olmaz. | Open Subtitles | فقط إذهبوا إلى هناك و أستمتعوا و تعلمون بأن كل شيء سيكون بخير إذا ربحتم ذلك الشيء اللعين و الجزء الأفضل بأن بيرت وكارول |
| Eğer siz kazanırsanız kuşu vereceğiz. | Open Subtitles | إذا ربحتم... ... نتخلّىعن الطير. |
| Dünya Kupası'nı kazanırsanız ömrümün sonuna kadar size yoğurtlu pilav yaparım. | Open Subtitles | لو فزتم بكأس العالم يا طفلتى سأحضر لكم الارز طوال حياتى |
| Bu arada, bu şeyi kazanırsanız, size zafer partisi yapacaklarını söylediler. | Open Subtitles | و الفتيات قلن أنه إذا فزتم سوف يقمن حفلة فوز لكم |
| - kazanırsanız yerini söylerim. | Open Subtitles | سأخبركما إن فزتما |
| Valiliği kazanırsanız. | Open Subtitles | فقط إن فزتَ |
| Pazartesi günkü seçimi siz kazanırsanız... | Open Subtitles | إذا جاء تصويت مجلس النواب يوم الاثنين في صالحك وفزت بالرئاسة |
| kazanırsanız kimse bir şey diyemez. | Open Subtitles | لو انتصرتَ فلن يجادلك أحد في ذلك |
| Antikayla ne kadar şık olmuşsunuz. kazanırsanız yeni bir moda olur. | Open Subtitles | كم هو أنيق منك أن تثاقف بدرع قديم ستطلق موضة جديدة إذا ربحت |
| Eğer siz kazanırsanız kuşu vereceğiz. | Open Subtitles | إذا ربحتم... نتخلّى عن الطير... . |
| Peki, eğer kazanırsanız ben ve arkadaşlarım... kız arkadaşının bisikletiyle gitmesine izin vereceğiz. | Open Subtitles | إذا فزتم, سنترككمم أنا ورفاقى تخرجون من هنا ومعكم دراجة صديقتكم |
| Çocuklar, eğer bunu kazanırsanız Ulusal Şampiyon olursunuz! | Open Subtitles | إن فزتم بهذه المباراة تصبحون أبطالاً وطنيين |
| Valiliği kazanırsanız. | Open Subtitles | فقط إن فزتَ |
| Meydan okumamı kabul eder ve kazanırsanız Benedict'e borcunuzu ödemeye söz veriyorum. | Open Subtitles | بينما اذا قبلت التحدى وفزت... اعدك بان اسدد كل اموال "بيندكيت" |