Şefin ciddi bir otomobil kazası geçirdiğini hepiniz duymuş olmalısınız. | Open Subtitles | كما سمع جميعكم، الرئيس تعرض لحادث سير خطير. |
93 yılında, bir daha yürüyememesine neden olan bir trafik kazası geçirdiğini söylemişti ama Brezilya yakınlardaki bir adada yüzdükten hemen sonra, iyileşmiş. | Open Subtitles | قال إنه تعرض لحادث سيارة عام 93 سبب له عدم القدرة على المشي لكن بعدما سبح في البحر المقابل لشاطئ (البرازيل) فلقد شُفِيَ |
O yüzden kuzenimin trafik kazası geçirdiğini söyledim. | Open Subtitles | لذا اخبرته أنه قريبي تعرض لحادث سيارة |
James Beels. Az önce bir araba kazası geçirdiğini öğrendim. | Open Subtitles | (جيمس بيلز)، لقد اكتشفت أنه تعرض لحادث سيارة، كاد يموت... |
Kocanızın bir araba kazası geçirdiğini haber vermek için arıyoruz. | Open Subtitles | ان زوجك تعرض لحادث سياره |