| Her kimsen, eğer bu kasedi bulduysan kehribardan çıkarmışsın demektir. | Open Subtitles | أيًّا تكونون، إن وجدتم هذا الشّريط، فإنّكم قد استرجعتموه من الكهرمان. |
| Buraya yakın bir yerde kehribardan çıkartılan birini arıyoruz. | Open Subtitles | نحن نبحث عن شخص كان يقطع الكهرمان من مكان ليس ببعيد من هنا. |
| Bu kasedi bulduysanız, onu kehribardan çıkarmışsındır. | Open Subtitles | لو كنتم قد وجدتم هذا الشريط، فقد استعدتموه من الكهرمان. |
| Sizi az önce kehribardan çıkardık Dr. Bishop. | Open Subtitles | انتشلناكَ للتو مِن الكهرمان يا د. |
| Şu eli kehribardan çıkartalım. | Open Subtitles | لنستخرجْ تلك اليد من الكهرمان. |
| kehribardan bulaşan parçalar yüzünden. | Open Subtitles | لقد وقع بنقطة تجمّد الكهرمان. |
| Walter. kehribardan kurtulduğumuzda Bell'in elini bu yüzden almışsın. | Open Subtitles | (والتر)، لهذا السبب أخذتَ يد (بِل) حينما تحرّرنا من الكهرمان. |